Evet benim. Sizin için ne yapabilirim? | Open Subtitles | هذا أنا ، ما الذي يُمكنني فعله من أجلك ؟ |
İdam cezaları hakkında ne düşündüğümü biliyorsun. En azından bunu yapabilirim. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين ما هو شعوري إتجاه قضايا عقوبة الأعدام، إنه أقل ما يُمكنني فعله. |
Yani bu konuda ne yapabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | لذا لا أعلم ما الذي يُمكنني فعله بشأن ذلك الأمر |
yapabileceğim hiçbir şey yok. Onu kurtarabilirsen kurtar. | Open Subtitles | ليس هنالك شيئاً، يُمكنني فعله انقذها، إن استطعت |
Eğer ihtiyacınız olan bir şey olursa veya profesyonel olarak yapabileceğim... | Open Subtitles | إن كان هناك شئ تحتاجه او ما يُمكنني فعله مهنياً |
- Ne yapabileceğime bir bakarım. | Open Subtitles | انظري ، سأرى ما الذي يُمكنني فعله بشأن ذلك الأمر |
Hem yardım etmek istesem bile, ne yapabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | وحتي إذا أردت المساعدة لا أعرف ما يُمكنني فعله |
Bunun için ne yapabilirim? | Open Subtitles | ما الذي يُمكنني فعله لتحقيق ذلك ؟ |
Eski bir iş arkadaşıma en azından bunu yapabilirim. | Open Subtitles | إنّه أقل ما يُمكنني فعله لزميل قديم |
Senin için ne yapabilirim? | Open Subtitles | إذاً, ما الذي يُمكنني فعله من أجلك؟ |
Sizin için ne yapabilirim? | Open Subtitles | إذن ، ما الذي يُمكنني فعله من أجلك ؟ |
Pekala, ne yapabilirim bakayım. | Open Subtitles | حسناً ، سأرى ما الذي يُمكنني فعله |
Sizin için ne yapabilirim? | Open Subtitles | ما الذي يُمكنني فعله من أجلك ؟ |
Ama biraz yardım iyi olurdu. yapabileceğim pek bir şey yok. | Open Subtitles | ليس هنالك الكثير مما يُمكنني فعله الفيدراليين يتولون الأمر |
Bir kukladan daha iyi yapabileceğim hiçbir şey yok. Sorun da yok hani ama sen... | Open Subtitles | كلّ ما يُمكنني فعله يُمكن للآلين فعله بمهارةٍ أفضل، وإنّي لا أتذّمر حيال هذا. |
yapabileceğim tek şey, sizlere olanları anlatmak. | Open Subtitles | أم ضحية عملية تستر كل ما يُمكنني فعله هو إخباركم بما حدث |
Bulmacanın bu parçası olmadan yapabileceğim hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ، دون العثور على تلك القطعة من الأحجية لا يوجد شيء يُمكنني فعله |
Senin için yapabileceğim bir şey var mı? | Open Subtitles | أهُنالك أيّ شيء آخر يُمكنني فعله لأجلكِ؟ |
Bulmacanın bu parçası olmadan yapabileceğim hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ، دون العثور على تلك القطعة من الأحجية لا يوجد شيء يُمكنني فعله |
Bu protestocuları ve haber minibüslerini bahçenizden çıkarmak için ne yapabileceğime bakarım. | Open Subtitles | سأرى ما يُمكنني فعله لأبعد المُتظاهرين و الصحافين عن حديقتكم |
Capitol'e sadık olanları dışarı çek, Ne yapabileceğime bakacağım. | Open Subtitles | و أجمع المُوالين، سأرى ما يُمكنني فعله |
Ne yapabileceğime bir bakarım. | Open Subtitles | دعني أرى، ما يُمكنني فعله |