Yani belki de aşırı dozdan yüz üstü bayılmış ve boğulmuş olabilir. | Open Subtitles | إذن، يُمكن أنّه تعاطى جرعة زائدة، وأغميَ على وجه أوّلاً، |
Ormandaki gizemli kadına ait olabilir. | Open Subtitles | يُمكن أنّه ينتمي للمرأة الغامضة في الغابة. |
Taraf değiştirmiş olabilir, muhtemelen takım elbiseliden yana. | Open Subtitles | يُمكن أنّه قد تمّ تجنيده أيضاً، لربّما مِن قِبل الرجل ذو البدلة. |
Yani hala dışarıda bir yerlerde olabilir. | Open Subtitles | إذن... يُمكن أنّه ما زال في الخارج... في مكان ما. |
Ne biliyor olabilir ki? | Open Subtitles | ما الذي يُمكن أنّه يعرفه؟ |
Kafa bölgesi vücut bozulması sırasında kopacak ilk parça olduğu için dünkü yağmuruyla birlikte sürüklenmiş olabilir. | Open Subtitles | -وأنا لديّ ... -بما أنّ الرأس هو أوّل عضو انفصل خلال التحلل، يُمكن أنّه انجرف للتل خلال أمطار الليلة الماضية. |
O kadar hapis yattılar ama artık tutuklulukları bittiğine göre aralarından herhangi birisi intikam almak istemiş olabilir. | Open Subtitles | حسناً، جميعهم قضوا فترة عقوبتهم، لكن بما أنّهم في الخارج الآن، -أيّ واحد منهم يُمكن أنّه رغب في الإنتقام . |
Bobby S onunla ters düşmüş ve ona kafayı takmış olabilir. | Open Subtitles | يُمكن أنّ (بوبي إس) خاض خلافاً معه، يُمكن أنّه قتله. |
Yakında da vurulmuş olabilir. | Open Subtitles | أعني، يُمكن أنّه أرديَ في مكانٍ قريب... |
Hırs veya panik olabilir. | Open Subtitles | يُمكن أنّه كان الجشع، الذعر . |
Eknath öldüğü için artık güvendesiniz demek isterdim ancak Bodaway'e Malcolm'u bulduğuna dair haber vermiş olabilir ayrıca Bridget'i bulduğunu da söylemiş olabilir. | Open Subtitles | أتمنى أن أقول أنّكِ بعيدة عن الأذى بما أنّ (إيكناث) ميّت الآن، لكن... كان يُمكن أنّه بلّغ (بوداواي) أنّه وجد (مالكوم) وأنّه ظنّ أنّه وجد (بريدجيت). |