Madras'ta küçük bir tütün dükkanım vardı. | Open Subtitles | كان عندي محل تبغ صغير في مدراس |
Madras'ta küçük bir tütün dükkanım vardı. | Open Subtitles | كان عندي محل تبغ صغير في مدراس |
Shepherd's Bush'ta küçük bir gazete kulübem vardı. Hepsi gitti. | Open Subtitles | "لقد كان لدي محل أوراق صغير في "شيبرد لكن كل شيء ذهب الآن |
Büyükbabam bir terziymiş; Richmond'ta küçük bir dükkânı varmış. | Open Subtitles | جدّي كان خيّاطاً (كان لديه دكّان صغير في (ريتشموند |
New York'ta küçük bir dükkân. | Open Subtitles | "متجر صغير في "نيويورك |
Ve Hamptons'ta küçük bir yer. | Open Subtitles | ومكان صغير في "الهامبتونز". |