çünkü şimdi Umursamıyormuş gibi yapmalıyım | Open Subtitles | لأنه الآن يجب أن أتظاهر بأني لا أهتم حقاً |
çünkü şimdi uzun mu uzun bir süre bu insanlarla birlikte kalmak zorunda... | Open Subtitles | لأنه الآن سيضطر للبقاء مع هؤلاء القوم لوقت طويل جداً |
Evet, evet, çünkü şimdi hepsini alacaklar. | Open Subtitles | أوه، نعم، نعم، نعم! لأنهم الآن بدأوا في التقدم في السن |
Olayları görüş şeklini değiştirdi... çünkü şimdi bokun içinde 60 dolarlık banknot var... ve 60 dolar için elini bokun içine sokmak istiyor... ve buda tüm parasını nasıl geri aldığını açıklıyor! | Open Subtitles | غيّر الطريقة بالوضع الذي يراه... لأنّه الآن أصبح هناك 60 دولار في القذارة... ولأجل 60 دولار كان راغب في غرس يده فيه... |
çünkü şimdi bu sayede insanlar medikal görüntüleme ve benzeri alanlarda lisans derecelerine sahip olacaklar. Bu süreçte, kursiyerler için bu eğitimin ne ifade ettiğini duymanızı istiyorum. | TED | لأن الآن سيحصلون على درجة البكالوريوس في التصوير الطبي وجميع هذه الأشياء. خلال هذه العملية ، وأريدك أن تسمع من المتدربين أنفسهم ما يعني هذا بالنسبة لهم. |
Güzel, çünkü şimdi benim istediğim şeyleri aradan çıkarttık, ve yarından itibaren, çimleri biçebilir, ...faturaları yatırabilirim. | Open Subtitles | .. هذا جيد لأننا الآن لقد انتهيت من فعل الأمور التي على طبيعتي والآن غدا |
çünkü şimdi bunları yapmanı sağlayan her duygunu yıkmak zorundayım. | Open Subtitles | لأنني الآن سأقوم بتحطيم كل شيء جبرك على قول ذلك |
Eşinizi bulun çünkü şimdi, ünlü Stepford halk dansı zamanı! | Open Subtitles | اختاروا رفيقكم لأنه حان ! وقت فقرة الرقص هيا تقدموا |
Sen de onunla gitmeliydin çünkü şimdi fazladan ödeme yapman lazım. | Open Subtitles | و كان من المفترض أن تغادر معه لأنه الآن سيتوجب عليّ أن أطلب منك المزيد |
Eğer hukuki olarak en yüksek tutarı biriktirirse emeklilik geliri artıyor, ama mutsuz oluyor çünkü şimdi harcaması için daha az parası var. | TED | ان ادخر الحد القانوني الاقصى المسموح سيرتفع الدخل التقاعدي جداً ولكنه سيغدو غير سعيد لأنه الآن لديه أقل قدر من المال يمكنه استخدامه في حياته اليوم |
Bu işte gayet hatırı sayılır bir durum çünkü şimdi, sadece fare hücrelerini değil, insan deri hücrelerini alıp onları insan kök hücrelerine çevirebilirsiniz. | TED | الآن يتضح أن هذا أمر عظيم لأنه الآن لا يمكنك فقط أن تأخذ خلايا فأر، بل يمكنك أن تأخذ خلايا جلد إنسان وتحولها إلى خلايا جذعية بشرية. |
Güzel, çünkü şimdi sırası değil. | Open Subtitles | جيد، لأنه الآن ليس لدينا وقت للنقاش |
çünkü şimdi senden Divan'a katılman isteniyor. | Open Subtitles | لأنهم الآن طلبوا منك الإنضمام للمحكمة |
çünkü şimdi senden Divan'a katılman isteniyor. | Open Subtitles | لأنهم الآن طلبوا منك الإنضمام للمحكمة |
çünkü şimdi lanet her zamankinden daha güçlü ve sen de burada kalacaksın, ait olduğun yerde. | Open Subtitles | لأنّه الآن... ستكون اللعنة أقوى ممّا كانت، و ستكون أنتَ هنا حيث تنتمي. |
- Üyeleriniz biliyor mu? çünkü şimdi onlara anlatmanın tam zamanı. | Open Subtitles | لأنّه الآن سيكون وقتًا كبيرًا لإخبارهم. |
Umarım benim başımdan geçenler size de ilham vermiştir, çünkü şimdi taşma noktasına geldik. | TED | وأنا اتمني ان تكون رحلتي قد الهمتكم، لأن الآن هي نقطة التحول. |
çünkü şimdi, tabii ki hiç tanımadığım birinin peşinden 4.800 kilometre gitmenin ne kadar çılgınca olduğunu şimdi idrak ediyorum. | Open Subtitles | هذا كان السبب في مشاعري لأن الآن ، طبعا ، أدركت أن كل شيء كان جنون لأن الآن ، طبعا ، أدركت أن كل شيء كان جنون |
Bunlar, erken tedaviden faydalanmamış olan bireyler, çünkü şimdi biliyoruz ki otizm, o size bahsettiğim öğrenme yolları ayrıklaştıkça kendisini yeniden yaratıyor. | TED | هؤلاء هم الأفراد الذين لم يستفيدوا من العلاج المبكر, لأننا الآن نعلم أن التوحد يشكل نفسه مع انحراف طريق التعلم الذي ذكرته لكم. |
Bu gerçekten çok utanç verici, çünkü şimdi, nükleer silahlarla ilgili önemli kararlar vermek için Neslin Kurtarıcıları'na ihtiyacımız var. | TED | و هذا أمر مؤسف حقاً. لأننا الآن بحاجة إلى جيل "الممكن" لمساعدتنا في اتخاذ قرارات مصيرية بشأن الأسلحة النووية |
Fakat bu önemli değildi, çünkü şimdi yaralarımdan çok daha fazla içimi yakan bir şey vardı. | TED | لكن ذلك لم يكن يهم، لأنني الآن كان هناك شيء في داخلي يشتعل و كان حجمه بداخلي أكبر من كل إصاباتي. |
Şimdiye kadar harcadığı en iyi paraydı çünkü şimdi ona borcum var. | Open Subtitles | إنه أفضل مال أنفقه قط لأنني الآن أدين له |
Çünkü, şimdi Disney World'e acil bir seyahat yapmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لأنه حان الوقت لرحلة طارئة لعالم لديزني |