Kalbindeki sistem sorun çıkartmayacak çünkü kalbi atmaya devam edecek. | Open Subtitles | القطعة التي في قلبه، لن تُفعّل لأن قلبه سيواصل النبض |
Lanet olsun kanama yavaşlamış çünkü kalbi durmuş. Takviye nerede? | Open Subtitles | اللعبة، تباطئ النزيف لأن قلبه توقف، أين أسلاك التوصيل؟ |
Muhtemelen bu kadar yaşadığı için bile şanslı çünkü kalbi, bırakın vücudunun diğer kısımlarını sadece beynine bile kan pompalamak için fazladan çalışıyormuş. | Open Subtitles | أعني، الأرجح أنه كان محظوظا لبقاءه كل هذه المدة، لأن قلبه كان يعمل بما يفوق قدرته ليضخ مايكفي من الدم لدماغه، ناهيك عن باقي جسده، |
Çünkü değiştiğine inanıyorum. çünkü kalbi gerçek. | Open Subtitles | لأنّي أظنّه قد تغيّر لأنّ قلبه صادق |
Böyle düşünüyorsan gidip Elam'la konuşmalısın. çünkü kalbi bin parçaya ayrılmış halde. | Open Subtitles | إن كنتِ تفكّرين في الأمر هكذا، فعليكِ التّحدّث مع (إيلام)، لأنّ قلبه ينفطر. |
"Neden?" "çünkü kalbi kırılmış." | Open Subtitles | " سألت : " لماذا ؟ " لأن قلبه إنهار " |
Diğer ben tüm dünyaya kızgındı çünkü kalbi kırılmıştı. | Open Subtitles | لأن قلبه قد كُسر |
"çünkü kalbi kırılmış"... | Open Subtitles | ... لأن قلبه محطم |