Bizi bir tura çıkaracaktı. | Open Subtitles | ستقوم بأخذهم في جولة. |
Çocukları tura çıkaracaktı. | Open Subtitles | ستقوم بأخذهم في جولة. |
Bizi Vietnam'dan çıkaracaktı. Peki ne yaptı? | Open Subtitles | سيخرجنا من فيتنام ، وماذا فعل ؟ |
Tanrıçaların satılması bizi borç batağından çıkaracaktı. | Open Subtitles | "وكان بيع لوحات "المُلهمة سيخرجنا من الديون |
O gece Edmund'u gördüğünüzde, belgelerin peşinde olduğunu anladınız Suncove'un ipliğini pazara çıkaracaktı. | Open Subtitles | عندما رأيت (إدموند) تلك الليلة، أدركت أنّه يسعى خلف الملفات لأنّه كان سيفضح (سنكوف). |
Yoksa Roy Harper olduğumu ortaya çıkaracaktı. | Open Subtitles | -أو سيفضح أنّي (روي هاربر ). |