| Evet, bir tek Hector'a bakmak için çıktım. Kitap okuyordum. | Open Subtitles | نعم, ماعدا عندما ذهبت للبحث عن هيكتور, لقد كنت اقرأ. |
| Hepsi tanıdık geliyor. Ama... Bir sürü piyasaya girip çıktım. | Open Subtitles | ,كل شيء يبدوا مألوفاً لكن , ذهبت للعديد من الأسواق |
| Sonra, yatak odamdan çıktım ve buraya geldim adamı masamda gördüm. | Open Subtitles | بعدها غادرت حجرة النوم وجئت إلى هنا, ورأيت رجلاً عند مكتبي |
| Hapisten yeni çıktım ve şu anda ilgilendiğim bir tek şey var. | Open Subtitles | فقط خرجت من الملهى الحقير وهناك شيء واحد أنا مهتمّ بة الآن |
| Çek bozdurma yerinden çıktım ve öncesinde de Noel alışverişi yapmıştım. | Open Subtitles | لقد خرجتُ للتو من مناوبتي وكنتُ ذاهباً للتسوق لأجل عيد الميلاد |
| En saygın en gösterişli, iyi arabaları olan iyi giyinen adamlarla çıktım. | Open Subtitles | لقد واعدت رجال الذين هم عمليين وهاوين الحيوانات وافضل السيارات واجمل الملابس |
| Yüzeye çıktım ve o an tek istediğim şey sudan çıkmaktı. | TED | وخرجت حينها وكل شيء في بالي كان ان اخرج من الماء |
| Bu harika. Ben de alışverişe çıktım. Beraber mükemmel görüneceğiz. | Open Subtitles | هذا مثالي, لقد ذهبت للتسوق أيضاً سنبدو عظماء ونحن سوية |
| Benim sorunum şu, lisede epey yoldan çıktım elime ne geçerse denedim. | Open Subtitles | مشكلتى أننى ذهبت لمدرسة ثانوية مجنونة، جربت كل شىء وضعت يدى عليه. |
| Ben de her iyi baba gibi, kızıma Gamora ürünleri almak için yola çıktım. Mağazaya girdiğimde ise ilginç bir durumla karşılaştım. | TED | ووقعت ابنتي في حبها. إذن مثل أي أب طيب مهووس، ذهبت لأشتري لابنتي أشياء غامورا، |
| Bir keresinde alt ettim. Yanımda koruma olmadan alışverişe çıktım. | Open Subtitles | ذات مرة ذهبت لأتبضع دون أن يكون بصحبتى حارس |
| Ama ben ringe boks yapmaya çıkmadım. Beynini patlatmaya çıktım. | Open Subtitles | لم أذهب هناك لملاكمته ذهبت هناك لتدمير رأسه |
| - İşten şimdi çıktım ve nasılsın diye merak ettim. | Open Subtitles | أنا فقط غادرت العمل وأردت أن أعرف كيف هي أحوالك |
| Ben bir jeoloğum, okuldan 1951'de çıktım, hayatım boyunca endüstrideydim. | TED | أنا عالم جيولوجيا، غادرت الجامعة سنة 51. وقد كنت في الصناعة طول حياتي. |
| bacaklarım titreyerek, dışarı çıktım | TED | كانت رجلاي ترتعشان من الخوف، غادرت السيارة. |
| - Bir ilişkiden yeni çıktım... - Ben bir ilişki istemiyorum. | Open Subtitles | وأنا فقط خرجت من هذه العلاقة لا لا اسأل عن العلاقة |
| Ben gerçekten hazır değilim. Rehabilitasyondan daha birkaç ay önce çıktım. | Open Subtitles | لست مستعدة، لقد خرجت من مركز إعادة التأهيل قبل عدة أشهر. |
| Uzun süreli bir ilişkiden çıktım duygusal açıdan nasıl davrandığımı bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد خرجتُ لتويّ من علاقة طويلة ولا اعلم مالذي أفعله، عاطفياً |
| Evlilerle çıktım, kız arkadaşım bile oldu iki kız arkadaşım oldu. | Open Subtitles | لقد واعدت شخص متزوج، وكانت لدي صديقة حميمة اثنتان صديقتان حميمتان |
| Hava o kadar güzeldi ki, erken kalkıp bahçede yürüyüşe çıktım. | Open Subtitles | لقد كان اليوم جميل,أستيقظت مبكرا ,وخرجت للتنزه في الحديقه |
| çıktım geldim zira dediğinin tek kelimesini bile anlayamadım. | Open Subtitles | رحلت لأني لم أستطع فهم كلمة مما كان يقول |
| Ben de gece odanın boş olup olmadığını kontrol etmek için yukarı çıktım ve kadını buldum. | Open Subtitles | لذا في منتصف الليل، ذهبتُ للتأكّد، إذا كان المكان فارغاً، ووجدتها في الحوض. |
| Başka insanlarla da çıktım. Fakat kimse onun gibi olamadı. | Open Subtitles | كنت أواعد أشخاص آخرين ولكن لا أحد منهم كان مثلها |
| Çığlık atmaya başladım. Evden çıktım, "Zelda öldü" diye bağırıyordum! | Open Subtitles | بدأت بالصراخ و ركضت خارجة من المنزل اصرخ زيلدا ماتت! |
| Sonra, adım anons edildi ve parmak arası terliklerle zorlanarak basamakları çıktım çünkü sahnede olmayı beklemiyordum. | TED | وحينها تم إعلان اسمي لقد صعدت المسرح بنعال شاطىء لأني لم أتوقع هذا |
| Enstitü'den, ablamın düğün günü çıktım. | Open Subtitles | خَرجتُ من المعهد التأهيلي في يوم زفاف أختي. |
| Seni yargılamıyorum çünkü ben de okuldaydım ve payıma düşen kötü adamla çıktım. | Open Subtitles | أنا لا أسعى للحكم عليكِ أو ما شابه لأنني كنتُ أيضاً معكِ هناك بالكليّة و قد واعدتُ حصّتي من الشبّان الغريبي الأطوار |
| Arkadaki merdivenin üzerine hızlıca çıktım, ayağa kalktığımda, elektrik akımı kolumdan girdi, beni devirdi ve ayaklarımdan çıktı, bu sondu. | TED | هرولت صاعداً على السلم في الخلف وعندما وقفت دخل التيار الكهربائي إلى ذراعي أسفل وخارج قدمي , هذا كل مافي الأمر |
| Kalktım, evden çıktım ve donmuş gölün üzerinde yürüdüm. | Open Subtitles | استيقظت من النوم وغادرت البيت ومشيت على جليد البُحيرة. |