ويكيبيديا

    "çalışmak için" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للعمل
        
    • لأعمل
        
    • للدراسة
        
    • لتعمل
        
    • لدراسة
        
    • أجل العمل
        
    • لمحاولة
        
    • على العمل
        
    • إلى العمل
        
    • ليعمل
        
    • للمذاكرة
        
    • لنعمل
        
    • ليعملوا
        
    • لأدرس
        
    • للعَمَل
        
    Öğle yemeğine çıktığımızda, seninle çalışmak için sabırsızlanıyordum. İyi bir ajandın. Open Subtitles عندما تناولنا الغداء معا, لقد تطلعت للعمل معك أنت عميل جيد
    Asıl materyalim demirdir ama camla çalışmak için fazla fırsat yakalayamıyorum. Open Subtitles مادتي الأولية هي الحديد لكنني لم أحظَ بفرص كثيرة لأعمل بالزجاج
    Bunların bazıları coğrafi zorluklara rağmen, problemler üzerinde çalışmak için haftada bir buluşan fiziksel gruplardı. TED بعض هذه المجموعات كانت للدراسة معاً عبر التوزيع الجغرافي لتواجدهم ويلتقون بصورة أسبوعية للعمل على حل المسائل.
    İtalya'daki kardeşini görmek ve üzüm toplama işinde çalışmak için. Open Subtitles لكي تلتقي بأختها في ايطاليا و لتعمل هناك بقطف العنب
    Ama hayatımdaki tüm senaryolara çalışmak için vaktim yok o nedenle, sen buradasın. Open Subtitles لكنّي لا أملك الوقت الكافي لدراسة جميع السيناريوهات في حياتي لذلك، أنت هنا
    Evet, ama aslında çalışmak için değil. Open Subtitles هذا صحيح ولكن لم أترك المدرسة من أجل العمل
    Bunu anlamaya çalışmak için evren hakkında bildiklerimizi ele alabiliriz. TED فلنرجع إلى ما نعرفه حول الكون لمحاولة فهم ذلك.
    Evet, doğru. Danimarka'da tek başına çalışmak için bunun onaylanmasını bekleyemem. Open Subtitles لا أريد الإنتظار لكي تتم الموافقة على العمل بمفردك في الدنمارك
    Bir mimarlık firmasına çalışmak için gittim ve en sonunda bu konuda meslektaşlarım ile görüştüm ve fikrimi beğendiler. TED لكنني عدت إلى العمل في شركة للهندسة المعمارية، وتحدثت مع زملائي عنها، وأحبوا الفكرة.
    Ve birşey daha. FM ile çalışmak için bir planım v ar. Open Subtitles وشئ اخر لدى خطه للعمل مع ال أف أم سوف ادمج هذا
    Senin çalışmak için karlı bir tıp dalından vazgeçmeyen adamla aynı şekilde mi? Open Subtitles الأمر عينه مع رجلٍ لا يتنازل عن عيادةٍ طبيّةٍ مجزيةٍ ليأتي للعمل معكَ؟
    Bilin bakalım dev uzay lazeri projesinde çalışmak için güvenlik onayını kim alamadı? Open Subtitles خمّنوا من لم يحصل على تصريح أمنيّ للعمل على الليزر العملاق الفضائي ؟
    ve bu benim için bir sürpriz oldu, Çünkü gerçekten işe alındım. kuantum bilgisayarı üzerinde çalışmak için TED وكان ذلك مفاجئاً لي لانه في الواقع تم توظيفي لأعمل في حسابات الكم
    çalışmak için bir bahçe nerede bulurum, söyler misiniz lütfen? Open Subtitles أيمكنكم أن تخبروني أين يمكنني أن أجد حديقة لأعمل بها ؟
    çalışmak için bir güne daha ihtiyacım var, Tanrım. Yardımına ihtiyacım var. Open Subtitles يلزمني يوماً واحداً للدراسة يا إلهي، تلزمني مساعدتك
    Ders çalışmak için çok uygun olan bir tavan arası. Open Subtitles العلية التي من شأنها أن تكون مكانا حقا كبيرة بالنسبة لك للدراسة.
    Geleneksel ampuller işte bu şekilde çalışmak için tasarlanmıştır ve bu büyük savurganlıktır. TED هذه هي الطريقة التي صُممت لتعمل بها المصابيح التقليدية وهي السبب في أنّها كثيرة الهدر.
    ...az bilinen bir madde üzerinde çalışmak için... ...uluslararası araştırmacılardan oluşan bir takım oluşturdum. TED لدراسة مادة لم تدرس إلا قليلا .ونجدها عند الناس في كل مكان
    Evet, eğer çalışmak için yeterince gücün kaldıysa. Open Subtitles أجل , لو أن لديك قوى متبقية من أجل العمل
    Eğer beni geri kazanmaya çalışmak için geldiysen, unut bunu. Open Subtitles إن كنتي أتيتي هنا لمحاولة إعادتي فانسي ذلك
    Jeff düşünürken, tek yapmam gereken patronunu 1 haftalığına Jeff'in yerine çalışmak için ikna etmekti. Open Subtitles بعد أن إنضم جيف معي لم يبقى لي سوى أن أقنع مديره لكي أحصل على العمل
    çalışmak için daha fazla gaz satın almak. Open Subtitles أشتري المزيد من الوقود للعودة إلى العمل.
    Belli ki Belphegor üzerinde çalışmak için kendini uyanık tutuyordu. Open Subtitles من الواضح أنه ابقى نفسه مستيقظا ليعمل على لغز بيلفيجور
    Her boş dakikanızı sınava çalışmak için harcamalısınız. Open Subtitles عليكم ان تقضوا كل وقت متاح أمامكم للمذاكرة له
    Biraz çalışmak için sakin bir yer lazım. Open Subtitles لا نحصل على الكثير من تلك الاشياء حسنا نحتاج مكان ما هادىء لنعمل بعض الوقت
    Birçok Meksikalı Detroit'e araba fabrikalarında çalışmak için gelirmiş yani bizler işçi sınıfı ailelerdik, çalışmak bizim cezamızdı. Open Subtitles المكسيكيين جائوا لديترويت . ليعملوا في مصانع السيارات لذا كنا من طبقة العمالة ، . أعمال شاقة
    İşten ayrıldım, yüksekokula bunların etkilerini çalışmak için döndüm. TED استقلت، وعدت إلى الدراسات العليا لأدرس تأثيرات هذا الأمر.
    Asakusa'daki Junikai-shita'da çalışmak için Kanazawa'yı terk etti. Open Subtitles تَركتْ كانازاوا للعَمَل في جونياكي شيتا في اساكوسا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد