Ayakları çalışmayan bir insanın ne kadar az yemek yediğini duysanız şaşardınız. | Open Subtitles | سوف تتفاجئ بكميه الاكل القليله التي يأكلها من لاتعمل أرجله |
Ve benimde çalışmayan bir çakmağım. | Open Subtitles | وأملك قدّاحة سجائر لاتعمل |
Bugün sette burada çalışmayan birileri var mıydı? Ziyaretçi falan? | Open Subtitles | ألم يكن هناك أيّ أحد من المجموعة لم يعمل اليوم؟ |
Aslında Danny Hillis bu sözü güncelledi. Diyor ki: "Teknoloji daha tam olarak çalışmayan her şeydir." | TED | داني هيليس لدية اضافة لهذا التعريف يقول أن التكنولوجيا هي كل ما لم يعمل بشكل جيد بعد |
Yağmur ormanlarını harap edip onlar için çalışmayan yerlileri öldürdüler. | Open Subtitles | إذّ دمّروا الغابات الاستوائيّة المُمطرة، وذبحوا السكّان الأصليين ما لم يعملوا لديهم بالسُخرة. |
Adamın, onun için çalışmayan adamları bile bize ateş açıyor. | Open Subtitles | جعل الناس الذين لا يعملون لحسابه حتى يطلقون النار علينا. |
Hâla çalışmayan bir çok sistem var. | Open Subtitles | هناك العديد من الأنظمه لاتعمل |
Neden altı aydır burda çalışmayan birinin sekreterliğini yaptığını söyler misin? | Open Subtitles | أتمانعين إخبارنا لم تتظاهرين بكونك سكرتيرة رجل لم يعمل هنا منذ ستة أشهر؟ |
Bana çalışmayan ayağı göster. | Open Subtitles | أريني الساق , هذا لم يعمل |
İki yıldır oyuncu olarak çalışmayan Neal'a yakın olan kaynaklar Protocop'un yeniden gösteriminde oldukça üzgün göründüğünü söylediler. | Open Subtitles | تشير مصادر قريبة من (نيل) الذي لم يعمل بالتمثيل منذ عامين أن كان يبدو يائساً الليلة منذ ساعات أثناء عودة لمسلسل "الشرطي الحامي" |
Yağmur ormanlarını harap edip onlar için çalışmayan yerlileri öldürdüler. | Open Subtitles | إذّ دمّروا الغابات الاستوائيّة المُمطرة، وذبحوا السكّان الأصليين ما لم يعملوا لديهم بالسُخرة. |
Günde 24 saat çalışmayan insanların olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلم، هناك بشر لا يعملون 24 ساعة فى اليوم |
Running Milk'de çalışmayan bireylerle gizli bilgiler paylaştınız mı? | Open Subtitles | هل سبق لك أن المشترك المواد السرية مع الأفراد الذين لا يعملون مع الجري الحليب؟ |