Ayrıca birinin ölmesini istemekle onu öldürmenin çok farklı şeyler olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أؤمن أيضاً بأنّ رغبتك بموت شخص ما وقتلك إيّاه شيئان مختلفان تماماً. |
Ben gittim ve şunu söyleyeyim biz burada istikrar adına ne düşünüyorsak onlar orada güvenlik için düşünyorlar ve bu ikisi çok farklı şeyler, dostum. | Open Subtitles | حسناً، لقد زرتها، ودعني أخبرك ما الذي نعتبره مستقر هنا وما الذي يعتبرونه آمن شيئان مختلفان كليّاً يا صديقي |
Kara barutu bulmak ve kara barutla buradan gitmek çok farklı şeyler. | Open Subtitles | العثور عليه والرحيل به حياً شيئان مختلفان |
Kim olduğumuz ve yaşamak için kim olmamız gerektiği, çok farklı şeyler. | Open Subtitles | من نحنُ و ماذا علينا أنْ نكون لننجوا أمران مختلفان تماماً |
Kara barutu bulmak ve kara barutla buradan gitmek çok farklı şeyler. | Open Subtitles | العثور عليه والرحيل بدونه هما أمران مختلفان. |
Yeteneklerini kabullenmek ve onlarla hava atmak çok farklı şeyler. Biliyorum. | Open Subtitles | تقبل القدرات والتبجح بها أمران مختلفان |
İkisi gerçekten de çok farklı şeyler. | TED | لذا ييبدوان شيئان مختلفان تماما. |
Burada da çok farklı şeyler. | Open Subtitles | إنهما شيئان مختلفان هنا أيضاً |
Ayrıca senin yatağımda olmanla Meredith'in yatağımda olması çok farklı şeyler. | Open Subtitles | وبحقك وجودك في فراشي ووجود (ميريديث) في فراشي هما شيئان مختلفان تماماً |
İkisi çok farklı şeyler. | Open Subtitles | -هذان شيئان مختلفان تماماً |
Danny'nin söylediği ve Danny'nin yaptıkları çok farklı şeyler. | Open Subtitles | "ما فعله "داني" وما قاله "داني أمران مختلفان جداً |
Bilmek ve kanıtlamak birbirinden çok farklı şeyler. | Open Subtitles | معرفة وإثبات أمران مختلفان تماماً |
- Bu ikisi çok farklı şeyler. | Open Subtitles | هذان أمران مختلفان تماماً |