Fakülte üyeleri, öğrenciler bugün sizinle konuştuğum için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | ،أعضاء الهيئة التدريسية ،أيها الطلاب أنا متحمس للحديث إليكم اليوم |
Onu kırbaç bağımlısı yap! Bu kırbaç için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | اجبره على ترك عادته السيئة انا متحمس جداً لرؤية هذا |
Dahi pazarlama fikirlerim sonunda işe yarıyor diye çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | أنا فقط متحمسة جداً أن أفكاري التجارية العبقرية بدأت بالإثمار. |
çok heyecanlıyım. Yağımı tutamadım. | Open Subtitles | أنا متحمسة للغاية، لم أتمكن من منع الزيت الخاص بى |
Bu platformu başlattığımız için çok heyecanlıyım. | TED | وبالتالي فأنا متحمسة جدا لإطلاق هذه المنصة. |
çok heyecanlıyım Fred. Sonunda baba oluyorum. | Open Subtitles | انا متحمس للغاية يا فريد أنا سأصبح والداً |
Bir kaç gün sonra seni göreceğim için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | أنا متحمس يا صاح لأخرج من هنا في الايام القادمة |
Son geliştirdiğimiz teknolojiyi sizlere anlatmak için çok heyecanlıyım. | TED | أنا متحمس لإخباركم عن هذه التقنية الحديثة التي طوّرناها. |
Monica bizimle çalışacağı için çok heyecanlıyım şefimiz Emillio'yu kovmaktan hoşlanmasamda. | Open Subtitles | أنا متحمس بخصوص وجود مونيكا معنا بالرغم من أنني أشعر بالسوء حول طرد كبير الطباخين إمليو |
Bu yüzden bu görüntüleri ve kutup bölgelerinde yaptığım işten bir kesiti sizinle paylaşabildiğim için çok heyecanlıyım. | TED | وانا متحمس جداً لكي أريكم هذه الصور عن بعض من أعمالي .. في القطب الشمالي .. ونحوه |
Tevrat öğrenim grubuna katıldım. Bu yüzden çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | لقد بدأت في مجموعة دراسة التوراة أنا متحمس جداً لذلك |
Beni seçtiğiniz için çok teşekkürler. çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | شكراً ليكم انكم دخلتونى فى التجربة دى أنا متحمس جداً |
Ah, çok heyecanlıyım! Daha önce hiç gemiye binmemiştim. | Open Subtitles | أظن أنني متحمسة جداً لم أركب في سفين من قبل |
Laverne, yeni tanıştığım bu doktor konusunda çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | لافيرن ، أنا متحمسة جداً بشأن الطبيب الذي تعرفت به |
Evet, bugün çok neşeliyim. Yeni arkadaşlar edineceğim için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | نعم , أنا في مزاج جيد اليوم , أنا متحمسة جداً لمقابلة جميع الأشخاص الجدد |
çok heyecanlıyım. Çelik ve demirden bir çocuk doğurmaya benziyor. | Open Subtitles | أنا متحمسة للغاية، كأنك تلد طفلاً من الحديد والصلب |
Tamam ama çok heyecanlıyım, tamam mı? | Open Subtitles | حسنا ً, لكنني متحمسة جدا ً حيال هذا, حسنا ً ؟ |
Çok yanlış, çok yanlış. çok heyecanlıyım, ama yanlış. | Open Subtitles | هذا خاطيء، هذا خاطيء أنا متحمس للغاية لكن هذا خاطيء |
çok heyecanlıyım. Operayı birlikte izleyeceğiz. | Open Subtitles | أنا متشوقة للغاية، الآن يمكننا رؤية الأوبرا معاً |
Hayır, ben açamam, çok heyecanlıyım. Bay Monk, siz açın. | Open Subtitles | لا، لا يمكنني، أنا متوترة جداً سيد، (مونك) أنت أفتحها |
Sizinle biraz vakit geçireceğim için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | أَنا متحمّسُة جداً لقضاء بَعض الوقتِ مَعكم يارفاق. |
Doktor sabahları pipo içmememi söyledi ama çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | لقد أخبرنـي الطبيب بألا أدخّن في الصبـاح، لكنّي متحمّس جداً |
Yine yasal bir tiyatroda sahne aldığım için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | أنا متحمّسة جداً لأن أعود إلى المسرح الشرعي مرة أخرى |
Bu parti için çok heyecanlıyım! Ciddiyim Carrie, harikayız. | Open Subtitles | إني متحمسة للغاية لهذا الحفل، نحن بأفضل حال |
Önemli değil zaten. Çıkacağımız için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | ليس معنى هذا أنني متضايقة أنا متحمسه جداً لموعد الليلة |
Ve çok heyecanlıyım. gergin ve heyecanlı. | Open Subtitles | وأَنا متحمّسُ جداً أيضاً أَنا متوتر، أَنا متحمّس |