Katılmayı çok isterim. Dilerseniz başka bir gün de gelebilirim. | Open Subtitles | أنا أحب أن أشترك بها يُمكنني القدوم في يومٍ آخر |
Bu konuda konuşmayı çok isterim, ellerinizi görmeyi daha çok isterim. | Open Subtitles | سأحب أن أسمع بشأن هذا ولكنى أحب أن أرى يديك أكثر |
Sadece takılabiliriz ancak bunu çıkma olarak adlandırmayı da çok isterim tabii. | Open Subtitles | أعني، يمكننا أن نذهب لنتحدث بعض الشيء لكني أود أن . .أن |
Eğer sakıncası yoksa çok isterim. | Open Subtitles | إذا كنتِ لا تُمانعين بأن تَحكي لي، أودّ ذلك كثيراً |
Seninle birlikte şarkı yazmayı çok isterim. Akşam görüşür müyüz? | Open Subtitles | حسناً، سأحب أن أكتب أغنية معك لنتكلم بهذا الشأن الليلة؟ |
Minik Barney'yle ilgili konuşmayı çok isterim gerçekten. | Open Subtitles | أنا سأحب ذلك لأنني أحب أن أتحدث عن بارني الصغيرة |
çok isterim, fakat neden? Tabi ki derhal onu aradım. | TED | أود ذلك , ولكن لماذا؟ لذلك إتصلت بها علي الفور , بالطبع |
Ben de seninle çıkmayı gerçekten çok isterim. Beş dakika içinde dükkanda olurum. | Open Subtitles | احب ان اخرج في موعد معك سوف اكون خلف المحل خلال خمس دقائق |
Hey, sana yirmi yıllık bakıcılık borçluyum ve ayrıca onları tanımayı çok isterim. | Open Subtitles | مهلا، أنا مدين لك 20 سنة لروضة الأطفال، و أحب أن أتعرف عليهم. |
Yazıcılarından bir katlaskop çıkartıp ceplerinde taşıyabilecek olabilmelerini çok isterim. | TED | أحب أن تكون لديهم القدرة على طباعة المجهر المطوي و حمله معهم في جيوبهم. |
Ve eğer aranızda bu konuyla ilgilenenler varsa sizinle konuşmayı çok isterim. | TED | وإذا كان أي منكم مهتم في ذلك ، فأني أحب أن اتحدث معكم. |
Seninle basılı bilgiyle olan mâzin hakkında konuşmayı çok isterim. | Open Subtitles | أود أن أتحدّث معك أكثر عن تاريخك مع معلومات مطبوعة |
Stanford'daki spektrometre altında incelemeyi çok isterim. | Open Subtitles | لكنت أود أن أختبر هذا في مقياس الطيف الخاص بـ ستانفورد |
Cuma günü bir sözlü sınav var da onun uyumasını çok isterim. | Open Subtitles | لأن لدي أمتحان شفهي يوم الجمعة والذي أود أن أنام لأجله |
çok isterim. Kredi kartımı unuttum. | Open Subtitles | بالتأكيد أودّ ذلك ، لقد نسيت بطاقتي الإئتمانية |
çok isterim ama tam olarak ne için suçluyoruz? | Open Subtitles | سأحب ذلك و لكن ماذا بالضبط سأقوم بلومها عليه |
Bunu çok isterim ama annemle babam gelir diye buraya getirmeye korkuyorum. | Open Subtitles | حسنا، اسمعي، أود ذلك لكني خائف إلى حد ما من جلبها إلى هنا لأنك تعرفين أن أمي وأبي سيظهران |
Evsiz barksız kardeşimle çıkacak olan kızı tanımayı çok isterim. | Open Subtitles | احب ان اعرف اي فتاة يمكنها ان تواعد اخي المشرد |
- Gelmeyi çok isterim. - Güzel. | Open Subtitles | ـ أجل، أود هذا للغاية ـ جيد، ماذا عن الذهاب غداً؟ |
Bunu çok isterim. Yardım edebileceğim bir şey olursa, söyleyin yeter. | Open Subtitles | أوه أحب هذا إذا كان هناك أي شئ أستطيع أن أفعله من أجلك فقط قل الكلمه |
Bunu çok isterim. Orada pek kimseyi tanımıyorum. | Open Subtitles | أظنني سأحب هذا فأنا لا أعرف الكثيرين هناك |
çok isterim. | Open Subtitles | أنا أَحبُّ إلى. |
çok isterim ama küçük intiharcı Mary'nin ayak işlerini yapmak zorundayım. | Open Subtitles | يسعدني ذلك ولكن عليّ قضاء بعض المهام للسيدة المنتحرة |
Bin Ladin'in ölümünü çok isterim, ama geçmişin kritik olduğunu düşünmekten kaçınmanızı anlamıyorum. | Open Subtitles | انا اود ان اتحدث عن هذا اكثر من اى شخص لكن لاافهم لما لاتريد ان تلقى نظرة على الماضى انا اعتقد ان هذا حاسم |
Vurgun için başka bir anlaşma daha varsa, duymayı çok isterim. | Open Subtitles | إذا كان هناك صفقة أخرى جاهزة، فأنا أودّ أن أسمع عنها. |
- çok isterim ama plan yaptıysanız, rahatsız etmez miyim? | Open Subtitles | أحب ذلك ، ولكنكم يا أصدقاء إذا كنتم بالفعل لديكم خطط ، هل سأكون أفرض نفسي عليكم؟ |