Bir şeyleri kaybetmekten nefret ederiz, çok riskli olmasalar bile. | TED | نكره خسارة الأشياء، حتى إذا لم تنطو على مخاطرة كبيرة. |
çok riskli. Eğer Isaiah işe yaramazsa işi berbat ederiz. | Open Subtitles | مخاطرة كبيرة ، أذا ايزياه لم يتامر ضده فنحن مفضوحون |
Majesteleri çok riskli koşullarda harika bir liderlik örneği gösterdi. | Open Subtitles | لقد أظهر جلالته أنه قائد جيد في موقف خطر جداً |
Hayır, nerede olduğunu biliyor olsak bile çok riskli olurdu bu. | Open Subtitles | لا .. حتى لو علمنا مكانه , سيكون هذا خطر جدا |
Ona öylece söyleyemem. çok riskli. | Open Subtitles | حسنا، لا أستطيع أن أخبرها, هذا خطير جداً |
-Sakın! çok riskli. Telefonda söyle. | Open Subtitles | لا , لا هذا خطير جدا أيضا يجب عليك إستخدام الهاتف |
Hayır, senin bunu yapmana izin veremeyiz, çok riskli. | Open Subtitles | لا، لن نترككِ تفعلين ذلك، فهذا خطير للغاية |
Yapamayacağımızı biliyorsun, çok riskli. | Open Subtitles | لا نستطيع، إنه خطرٌ جداً أليس بمقدوركِ التسلل للخارج ؟ |
Kediler, senin etrafta olmanın çok riskli olacağına düşünüyorlar. | Open Subtitles | قررت الهررة أنه من الخطر جداً أن تبقى حياً |
çok riskli. Devam filmleri hemen her zaman hayal kırıklığıdır. | Open Subtitles | هناك مخاطرة كبيرة دائماً ما تكون الاجزاء التاليه مخيبة للأمل |
İş çok riskli ve sen ortak istemiyorsun. | Open Subtitles | إنها مخاطرة كبيرة جداً وأنت لا تريد شراكة |
Bu çok riskli. Anladım. | Open Subtitles | هذه مخاطرة كبيرة لأنهما تعرضا للتنصت من قبل |
çok riskli, deyip reddettiler. | Open Subtitles | ظنوا أنها مخاطرة كبيرة جدا ورفضوا القيام بذلك |
Bunları on adım taşımak bile çok riskli.. Söz konusu olan yol ise 200 mil! | Open Subtitles | خطر جداً نقل الصندوق لعشر اقدام تلك النار تبعد أكثر من 200 ميلا |
- Bunu geri döndürmeliyiz. - çok riskli. | Open Subtitles | لا تقلق لدينا وقت لإعادتها لا هذا خطر جداً |
Bunu yapmanızın imkanı yok. çok riskli. | Open Subtitles | لا توجد وسيلة لتفعلي هذا هذا الطريق خطر جدا |
Bu çok riskli. Şimdi gizlensek daha iyi olur. | Open Subtitles | هذا خطر جدا يجب ان نخفي رجالنا لفترة |
Bay Loomis vakası için çok riskli olduğunu düşünüyor. Ve yaşlı olduğundan uygun olmayacağını. | Open Subtitles | يعتقد أنّ ذلك خطير جداً في حالة السيد لوميس لأنّه أكبر سناً |
Bir şey daha: Dışarda silah taşıma. Bu çok riskli olur. | Open Subtitles | شيء أخر, لا تخرجي مع مسدسك, ذلك خطير جدا |
Olmaz, çok riskli. Ona faul yapacak, sezonlarını bitirecek, ve buradan yenilgisiz ayrılacağız. | Open Subtitles | محال ، هذا خطير للغاية ، سنعرقله و ننهى الموسم بالنسبة لهم |
Yapamayacağımızı biliyorsun, çok riskli. | Open Subtitles | لا نستطيع، إنه خطرٌ جداً أليس بمقدوركِ التسلل للخارج ؟ |
Hayır, oralara girmenin çok riskli olduğunu biliyordur. | Open Subtitles | لا ،، من الخطر عليها أن تدخلَ إلى أحدِ هذهِ الأماكن |
-Thunderbird'lerin uğruna savaştığı herşeyi -Olumsuz. -Üzgünüm çok riskli | Open Subtitles | لا يمكن انه خطرُ جداً يمكنني النجاح انت تعلم انه باستطاعتي فعله |
Cerrahın, şeritleri birbirinden ayırıp tümörü çıkarması gerekiyor, fakat böylesi bir ameliyat, oğlunuz gibi kan değerlerinde sorunlar yaşanan biri için gerçekten çok riskli olabilir. | Open Subtitles | يفترض أن ينجح الجراح بإبعاد الخيوط و نزع الورم لكن الجراحة على أحد بإصابة كبيرة كابنك خطيرة جداً |
Her zaman yan yana gezemeyiz. çok riskli. | Open Subtitles | لا يمكننا نتمشى معاً دائماً هذه مجازفة كبيرة |
Şimdi Rothschild için ülkeyi terketmekte, denemekte çok riskli. | Open Subtitles | إنه خطر جدّاً الآن لـ(روثشيلد) لمحاولة وترك البلاد. |
Eğer dönüş cihazını aşırı yüklersem bizi evrene geri göndermeye yetecek kadar enerji oluşturabilir ama bu çok riskli. | Open Subtitles | حسناً ، لو زدت طاقة مفاعل لوحة العودة ربما تطلق طاقة كافية لترجعنا إلى الكون ، لكنها خطرة جداً |
Gerçekten çok riskli, o yüzden bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لن يُجبركِ أحد على ذلك، لأنه في غاية الخطورة |
Dolu bir eve girmek çok riskli. | Open Subtitles | في المنزل المساكن الماهولة قد تصبح خطرة جدا |