Sutter Cane'in en son ve tahminen ölümünden sonra yayımlanan kitabı en çok satanlar listesindeki... liderliğini sürdürüyor. | Open Subtitles | الأحدث و من المفترض أن يكون الأخير لأستمرار سوتير كان وأيكون المركز الأول على قائمةِ الأكثر رواجاً. |
Bu kasabadaki nedenlerin yarısına cevap verebilseydim elimde bir en çok satanlar kitabım olurdu. | Open Subtitles | إذا أجبتي عن نصف كلمة لماذا في هذه المدينة سيكون في يدي الكتاب الأكثر رواجاً |
çok satanlar listesine girmene yani. Çünkü büyük pazarlarla doğal bir bağlantın var senin. | Open Subtitles | انك حققت مراتب الأكثر مبيعاً لأني اعتقد انكَ جُذبت إلى |
Neredeyse Tony ödülüne aday gösteriliyordum, büyük bir filmde oynayacağım ve biliyorsun kitabım çok satanlar listesinde. | Open Subtitles | حسناً, كنت قريب من الترشح لجائزة توني و سوف أكون في فيلم كبير و تعلمين, كتابي سيكون من الأكثر مبيعاً |
Michael üç senedir New York Times en çok satanlar listesinde, biliyor muydun? - Öyle miymiş? | Open Subtitles | أتعلم، أن "مايكل" تحصل على جائزة نيويورك تايمز لأكثر الكتب رواجا ثلاث سنوات متواصلة. |
Yani umuyorum ki şu en çok satanlar listesi değişmiştir. | Open Subtitles | لذا آمل أن تكون قائمة أفضل المبيعات تستحق كل هذا |
Pek değil, aynı davalarda çalışıyorsun, ama sen New York Times, çok satanlar listesine giriyorsun. | Open Subtitles | باستثناء أننا عملنا في نفس القضية و انتهى بكِ الأمر بتصدركِ لقائمة أفضل مبيعات في صحفية أخبار نيويورك |
Aşılamayı anlatan kitabı en çok satanlar listesindeydi. | Open Subtitles | وكان كتابه عن التطعيم من أكثر الكتب رواجاً |
Kitabım, "en çok satanlar" listesine girdi. | Open Subtitles | إن كتابي على قائمة مجلة "التايمز" للكتب الأكثر رواجاً |
USA Today'de 15 hafta kaldı. çok satanlar listesinde. | Open Subtitles | خمسة عشر أسبوعاً على قائمة "يو إس أي توداي" لأكثر الكتب رواجاً. |
Eric X. Li. Şimdi -- (Kahkahalar) (Alkış) Bu öykü de en çok satanlar listesine girdi. | TED | إريك إكس. لي: الآن -- (ضحك) (تصفيق) أصبحت هذه القصة أيضاً من أكثر القصص رواجاً. |
Kitabım en çok satanlar listesine girsin, o zaman görürsün. | Open Subtitles | أنتظر حتى يصبح كتابي من أكثر الكتب مبيعاً |
Gelecek haftanın en çok satanlar listesinin bir kopyası varmış elinde. | Open Subtitles | لديه نسخة مُهرّبة من أفضل الكتب مبيعاً للاسبوع القادم. |
Hayır, söylemeye çalıştığım; bence bu kitap en çok satanlar listesinde olacak. | Open Subtitles | لا ، أنها طريقةُ لقول أنا أعتقدُ بان هذا الكتابُ سوف يكونَ أكثرُ الكُتُبَ مبيعاً |
Evet, ismini çok satanlar listesinde tutar ve hazır olduğunda eserini yazman için biraz zaman kazanmış oluruz. | Open Subtitles | نعم، ونحتفظ بإسمك في قائمه الكتب الأكثر مبيعاً ونوفر لك المزيد من الوقت كي تكتب روايتك الأسطوريه عندما تكون جاهزًا |
Ki genç yaşına rağmen New York Times'ın çok satanlar listesinin aylar boyunca zirvesindeydi. | Open Subtitles | وكان وقتها في القمة بالفعل (كان على قائمة (نيويورك تايمز لأكثر الكتاب رواجا لعدة شهور |
Ki genç yaşına rağmen New York Times'ın çok satanlar listesinin aylar boyunca zirvesindeydi. | Open Subtitles | وكان وقتها في القمة بالفعل (كان على قائمة (نيويورك تايمز لأكثر الكتاب رواجا لعدة شهور |
En çok satanlar listesinde 14 hafta, sekiz baskı ve hâlâ sapasağlam. | TED | أربعة عشر أسبوعا على قائمة الأكثر مبيعا، ثمان طبعات، ولا تزال مستمرة بقوة. |
Şimdiye en çok satanlar listesinin tepesinde olurdum. | Open Subtitles | و إلا لكنت الآن في قمة قائمة أفضل الروايات مبيعا |
"Herkes yemek yapabilir" en çok satanlar listesinde birinci sırada. Ancak başarısı bundan ibaret değil. | Open Subtitles | وصل للقمه في قائمة المبيعات ولكن لا يوافق الجميع على نجاحه |
New York Times en çok satanlar listesinde bir egzersiz kitabım var. | Open Subtitles | لدي كتاب تجريبي في قائمة أفضل مبيعات لـ نيويورك تايمز |