ويكيبيديا

    "öğrencilerimden biri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أحد طلابي
        
    • من طلابي
        
    • أحد تلامذتي
        
    Copeland benim Öğrencilerimden biri değil. O Lassard'ın adamlarından. Open Subtitles هَلْ لي أَنْ اَقُولُ ان كوبيلاند لَيسَ من أحد طلابي العسكريون هو عضو عند لاسارد
    Bak, Kalmalıyım. Öğrencilerimden biri çıkıyor, ve dinleyeceğime söz verdim Open Subtitles يجب أن أبقى، سيقوم أحد طلابي بالأداء هذه الليلة و وعدته بالبقاء و الإستماع له
    Öğrencilerimden biri neden bu kadar üzgün durduğumu sordu. Open Subtitles أحد طلابي فقط سألني لماذا أنا أبدو حزينة جدا
    O zamanki doktora Öğrencilerimden biri, Dr. Mary Schweitzer, bu işi yapabilecek bilgi donanımına sahipti. TED وواحد من طلابي طلبة الدراسات العليا الدكتور ماري سشويتزير كان لديها خلفية علمية وافية عن القيام بذلك الامر ..
    Paris'teki Öğrencilerimden biri antikalarda uzmandır. Open Subtitles أحد تلامذتي في باريس إنها خبيرة في هذا الأمر
    - Üzgünüm, Öğrencilerimden biri derslere gelmiyor da. Open Subtitles عفواً، أحد طلابي لم يعد يأتي للمحاصرات بالآونة الأخيرة.
    Öğrencilerimden biri şu soruyu sordu: "Neden bazı insanlar ırkçı?" TED طرح أحد طلابي سؤالًا: "لماذا بعض الأشخاص عنصريون؟"
    İşin aslı, en iyi Öğrencilerimden biri. Open Subtitles في الحقيقة، إنه أحد طلابي المفضلين
    Öğrencilerimden biri seçmeye katılıyor. Open Subtitles أحد طلابي حَصل على إختبارِ أداء.
    Pardon ama Öğrencilerimden biri öldü, işinizi mi bölüyoruz? Open Subtitles أرجو المعذرة! قد مات أحد طلابي,هل نقاطعك؟
    Öğrencilerimden biri, katilin Ajan Doggett'ın bulduğu kurbanı sadece bir kere bıçaklamak istediğini fark etti. Open Subtitles لكن أحد طلابي أدركوا الذي القاتل... قصد الطعن فقط ضحيّة الوكيل دوجيت مرّة.
    Doğruyu araştırmaya gelmiş eski Öğrencilerimden biri gibi gözüküyor. Open Subtitles آه ... يبدو كأنه أحد طلابي السابقين يسعى عن حقيقة ما
    Öğrencilerimden biri verdi, diye düşündüm. Open Subtitles وأعتقدت أن أحد طلابي من وضعه لي
    Öğrencilerimden biri olsaydın eğer, sana derdim ki... Open Subtitles إذا كنت أحد طلابي
    Öğrencilerimden biri sonunda ne demek istediğimi anlamaya başladı. Open Subtitles أحد طلابي بدأ يفهم
    İlaç alacaktım. Öğrencilerimden biri oradaydı. Open Subtitles أحد طلابي كان هناك ..كان
    - Öğrencilerimden biri değilsin. Open Subtitles - لست أحد طلابي
    Penny Öğrencilerimden biri. Open Subtitles (بينّي) هو أحد طلابي
    Forster'e karşı karşılaştırma yapmanı istiyorum. Frank'i bulduğunda... Sara Pollard veya Öğrencilerimden biri Forster'ı cezaevinde ziyaret etmiş mi? Open Subtitles و حين تجدي فرانك اسأليه إن كانت سارا بولرد أو اي من طلابي زاروا فوستر في السجن؟
    Öğrencilerimden biri diğerinin suratını yemeye çalıştı. Open Subtitles حتى واحد من طلابي حاول لتناول الطعام وجها واحدا آخر قبالة.
    Öğrencilerimden biri olan Betty Rapacholi ve benim yaptığımız şey aslında bebeklere iki kase yiyecek vermekti: bir kase çiğ brokoli ve bir kase lezzetli balık krakeri. TED وما قمنا به -- أنا و بيتي راباكولى أحد تلامذتي -- هو أننا قدمنا للأطفال الصغار طبقين من الطعام: طبق من القرنبيط غير المطهو وآخر من البسكويت اللذيذ على شكل سمكة
    Öğrencilerimden biri. Open Subtitles إنه أحد تلامذتي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد