Sen daha öğretmenliğe başlamadan, ben seni o işten vazgeçirmeye çalışmıştım. | Open Subtitles | حاولت أن أجعلكِ تستقيلين من التدريس قبل أن تبدئي بالتدريس حتى |
Yarı zamanlı olarak öğretmenliğe başladım ve aynı anda birçok iş yapan eşimle beraber küçük bir kitabevi açtık. | TED | لقد بدأت التدريس بدوام جزئي، ومع زوجي، الذي بات يمارس عدة وظائف، استطعنا فتح مكتبة صغيرة. |
Öğleden sonra onu aradan çıkarıp özel öğretmenliğe bir atlayış yaparak olayı hallettim. | Open Subtitles | لذا فكرت أن أستريح بعد الظهر وأتفرغ للتدريس |
Önümüzdeki dönem öğretmenliğe geri döneceksen bunu bilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | فإذا أردت أن تعود للتدريس في الصيف المقبل فعليك أن تخبره |
Eve gittim eşimin kardeşiyle konuştum öğretmenliğe yeni başlamıştı | Open Subtitles | ذهبت للعمل وكلمت نسيبي في الهاتف والذي كان قد بدأ التعليم للتو |
öğretmenliğe yeni başlamıştı ve okulun tatil edildiğini söyledi. | Open Subtitles | والذي كان قد بدأ التعليم للتو وقال أنه عاد من المدرسة |
Mezun olur olmaz Londra'nın doğusunda öğretmenliğe başladım. | Open Subtitles | مع مرور الوقت تخرجت وبدأت التدريس في الشرق من لندن |
öğretmenliğe devam etmek istiyorum, mümkünse. | Open Subtitles | أود الإستمرار فى التدريس لو أن هذا يناسبكم |
Mezun olur olmaz Londra'nın doğusunda öğretmenliğe başladım. | Open Subtitles | مع مرور الوقت تخرجت وبدأت التدريس في الشرق من لندن |
Leo'yagelince,Büyü Okulunu geri aldıktan sonra öğretmenliğe geri döndü. | Open Subtitles | أما بالنسبة لليو فبعد أن قمنا بإصلاح مدرسة السحر عاد إلى التدريس فيها |
Kendall ve ben öğretmenliğe burda başladık. Aynı yıl. | Open Subtitles | بدأنا أنا وكندال التدريس هنا في نفس السنة |
İzin gerektirmeyen bir şekilde öğretmenliğe geri dönmenin bir yolu olsa peki? | Open Subtitles | ماذا اذ كان هناك طريقة لكي للعودة الى التدريس التي لا تحتاج إلى ترخيص |
3 Grev yasasını kaldırır kaldırmaz öğretmenliğe geri döneceğim. | Open Subtitles | حقيقة , عمالتك الطلاب يشتاقون لك سأعود للتدريس وقتما |
Bu lafı öğretmenliğe geri döndüğün zamanlar için saklayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك ان توفر ذلك الهراء لوقت عودتك للتدريس |
Dün okulla görüştüm. öğretmenliğe ne zaman döneceğini sordular. | Open Subtitles | التقيتُ بمدير مدرستك يوم أمس أراد أن يعلم متى ستعودين للتدريس |
Hem öğretmenliğe dönüp sağlık sigortasını sürdürmem, hem seninle vakit geçirmem hem de çocuklarımızla ilgilenecek enerjiyi bulmam imkansız. | Open Subtitles | .. سيكون مستحيلاً على العودة للتدريس للحفاظ على التأمين الصحى وقضاء الوقت معك وإيجاد الطاقة للعناية بالأطفال |
Sadece basit bir hayat istiyorum. Tekrar öğretmenliğe dönmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد حياة بسيطة فقط وأريد العودة للتدريس |
Tekrar öğretmenliğe dönmeyi umuyordum. | Open Subtitles | حسنٌ، أنا كنت آمل أن أعود للتدريس |
Yabancıları dert etmeyi bırak! öğretmenliğe bak sen. | Open Subtitles | كف عن القلق على الأجانب فكّر في التعليم وحسب |
Evet, düğüne gelmeyecekmiş. Yeniden öğretmenliğe başlamış da ders kaçıramazmış. | Open Subtitles | إنها لن تأتى ، فلقد بدأت التعليم ثانية |
Ama daha sonra ise öğretmenliğe gönül vermiş. | Open Subtitles | لكنه عاد وأحب مجال التعليم |