| O sırada annem gelip bana kilise okulundaki öğretmenimin öldürüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | عندما أمّي جاءت فيها وأخبرتني تلك معلّم الأحد كان قد قتل. |
| Eşi bize... bir sığınakta öldürüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | اخبرتني زوجته بانه قد قتل في ملجأ يوم القيامة |
| Harrison bir kızın öldürüldüğünü söyledi. Pembe saçları varmış. | Open Subtitles | قال "هاريسون " بأنه قد قتل فتاه ذات شعر وردى |
| O gece beni uyandıran, Jarek dayımdı ve bana babamın öldürüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | العم (جاريك) هو الذي أيقظني تلك الليلة ليخبرني أن والدي قد قتل |
| Hayır. Vic, Bill Hammond'a kızının öldürüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | لا، قال فيك بيل هاموند أن ابنتك قد قتل. |
| Sonya sana Travis'in öldürüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | أخبرتك " سونيا " أن " ترافيس " قد قتل |
| Shelley'nin oğlunun öldürüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | قال بأن ابن شيللي قد قتل |