O zaman öldürülmeden önce gittiği son yer bir spor salonu. | Open Subtitles | إذن آخر مكان ذهب إليه قبل مقتله كانت صالة ألعاب رياضيّة. |
Arkadaşımı öldürülmeden önce bulmak için 48 saatim var. | Open Subtitles | لقد حصلت على 48 ساعة للعثور على صديقي قبل مقتله |
öldürülmeden önce en azından bir gün bir şey yememiş. | Open Subtitles | وكان لا يتغذى انها ليوم واحد على الأقل قبل مقتلها. |
Bir görgü tanığı, adamın öldürülmeden önce canı için yalvardığını belirtti. | Open Subtitles | شاهد عيان يزعم أنّ شخص ما توسّل لينقذه. قبل أن يُقتل. |
Yani, dev çocuk öldürülmeden önce deniz kenarında, kahve mi yapıyormuş? | Open Subtitles | قبل أن يقتل الطفل العملاق، كان يُعدّ القهوة على شاطئ البحر؟ |
Fikrimi soruyorsanız doktorun öldürülmeden önce işkence gördüğünü söylerim. | Open Subtitles | لو أن هذه الفرضية ، سنقول أن الدكتور تعرض للتعذيب قبل قتله |
Bayan Kademan öldürülmeden önce bir skandalı ortaya çıkarmak üzere olduğunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | هل تعلم أن كيدمان قبل قتلها كانت تعمل علي الكشف عن فضيحة؟ |
Yani vurulan kurbanımız, öldürülmeden önce o salonlardan birine gitmiş. | Open Subtitles | إذن، قام ضحيتنا بزيارة صالون تجميل قبل مقتله |
Kurbanın öldürülmeden önce çektiği tüm fotoğraflar elimizde. | Open Subtitles | لدينا جميع الصور التى التقطها الضحيه قبل مقتله |
öldürülmeden önce sanki bir çam ağacı ormanında yürümüş gibiydi. | Open Subtitles | كأنّه سار خلال غابة بها أشجار صنوبر قبل مقتله. |
Muhtemelen öldürülmeden önce binaya gitti. | Open Subtitles | لربّما قاد سيّارته إلى ذلك المبنى قبل مقتله. |
Ayrıca, fiziksel kanıt gösteriyor ki öldürülmeden önce tecavüz edilmiş. | Open Subtitles | الأدلة الجسديّة تُشير أيضاً إنّها تعرّضت للإعتداء الجنسي قبل مقتلها. |
Ama anladığım kadarıyla, öldürülmeden önce onunla konuşan son kişi sendin. | Open Subtitles | إنك تتفهمين ذلك إنك آخر واحدة تكلمت معها قبل مقتلها |
Dün öldürülmeden önce ikiniz yemek yemişsiniz. | Open Subtitles | يبدو أنكما الإثنان تناولتما العشاء في الليلة ما قبل مقتلها |
Bu odacıktaki metiloksit buharı Charlie'nin öldürülmeden önce soluduğu şeyi açığa çıkaracaktır. | Open Subtitles | غاز أكسيد الميثيل في هذه الحجرة سيربط أيا كانت المركبات التي استنشقها تشارلي قبل أن يُقتل |
öldürülmeden önce oğlum senin adına 1700 dolarlık iki çek yazmış. | Open Subtitles | قبل أن يُقتل, أبني كتب 2 شيك بأسمك بمبلغ1,700دولار. |
Ama umarım gizem filmlerindeki sıradan karakterlerin öldürülmeden önce söyledikleri şeylerin aynısını söylediğinin farkındasındır. | Open Subtitles | ولكن آمل أنكِ تلاحظي أنكِ وعدتيني بإخباري عن كل شخصيّة في القصة .قبل أن يُقتل |
öldürülmeden önce karavan parkından üç kere seni aramış. | Open Subtitles | اتصل بك ثلاث مرات من هاتف عمومي في متنزه المقطورة قبل أن يقتل |
Kocanın öldürülmeden önce sakladığı elemanı arıyorlar. | Open Subtitles | انهم يبحثون عن تفاصيل المكان الذي خبأ فيه زوجك رجلاً قبل أن يقتل |
Adli tabip, öleli bir gün bile olmadığını ama öldürülmeden önce işkence yapıldığını söylüyor. | Open Subtitles | ويقول الفاحص إن الجثة كانت ميتة أقل من يوم واحد. وتعرض للتعذيب قبل قتله. |
Aynı çalışma şeklinin kullanıldığı 4 cinayet buldum ve her davada kurban öldürülmeden önce taciz edilmiş. | Open Subtitles | لقد وجدت 4 قتلة بنفس أسلوب التنفيذ، وفي كل قضية، الضحية تمت مطاردتها قبل قتلها. |
Epps Helen Majors'u öldürülmeden önce bulamazsan senin kendini asla affetmeyeceğini biliyor. | Open Subtitles | تجدي هيلين ماجرس قبل أن تقتل ليس فقط هلين تعذب , لكن |
öldürülmeden önce bizi arayarak ateş eden kişinin kim olduğunu söylemesi oldukça yararlı oldu. | Open Subtitles | كيف قُمتم بالقبض عليه؟ حسناً، قبل أن تُقتل الفتاه أتصلت بنا وقالت على هويه من سيقتُلها |
Mike, öldürülmeden önce dostun Markus'a yaptığın ziyaretten bahsetmedin. | Open Subtitles | (مايك)، عندما تحدّثنا، لم تذكّر أنّك زرت منزل صديقك (ماركوس) قبل تعرّضه للقتل. |
Yani tıpkı söylediği gibi o Avery öldürülmeden önce bayıldı. | Open Subtitles | لذا هو فقد الوعي قبل قتل (أفيري)، مثلما قال. |
öldürülmeden önce Sonra Clark ya Jason vazgeçti... veya Yakuza Jason garaj bize konuşurken gördüm. | Open Subtitles | إذاً, من المحتمل أنَّ العميل "كلارك" أخبرهم عنه قبل مماته أو أنَّ عصابة " الياكوزا" رأوه يتحدث إلينا في الكراج |