Gücünü kontrol edebilirsen, daha fazla masum insanın ölmesine gerek kalmayacak. | Open Subtitles | , لو يمكنكِ التحكم بقدرتك لا يجب أن يموت بريئون آخرون |
Eğer mühür kırılmazsa kimsenin ölmesine gerek kalmaz. | Open Subtitles | لن يتم كسر القفل حينها و لا يجب أن يموت أحد |
Onun üzerinden yürüyeceğim. Onun haricinde kimsenin ölmesine gerek yok. | Open Subtitles | سوف أسير معك لا يجب أن يموت أحداً ما غيره هو |
- Kimsenin ölmesine gerek yok. | Open Subtitles | لا أحد أخر عليه الموت |
Kimsenin ölmesine gerek yok. Seninle anlaşacağız. | Open Subtitles | لا أحد أخر عليه الموت |
kimsenin ölmesine gerek yok | Open Subtitles | ليس ثمّة حاجةٍ للموت. |
Bugün burada kimsenin ölmesine gerek yok! | Open Subtitles | . لا أحد يجب أن يموت هنا اليوم |
Bizi kampınıza götürün. Başka kimsenin ölmesine gerek yok. | Open Subtitles | "خذنا إلى مخيّمكم، لا يجب أن يموت أي شخص آخر" |
- Hayır. Başka kimsenin ölmesine gerek yok. Yanılıyorsun. | Open Subtitles | لا، لا أحد آخر يجب أن يموت |
Başka kimsenin ölmesine gerek yok. | Open Subtitles | لا يجب أن يموت شخص آخر. |
Ama başka kimsenin ölmesine gerek yok. | Open Subtitles | لكن لا يجب أن يموت شخص آخر. |
Magda başka kimsenin ölmesine gerek yok. | Open Subtitles | لا يجب أن يموت أحد آخر. |
Yapma kimsenin ölmesine gerek yok | Open Subtitles | كلا... ليس ثمّة حاجةٍ للموت. |