ويكيبيديا

    "önünden" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أمام
        
    • ناظري
        
    • امام
        
    • أمامي
        
    • بجوار
        
    • تغيب
        
    • أمامه
        
    • تبتعد
        
    • ناظرك
        
    • مقدمة
        
    • عن وجهي
        
    • امامي
        
    • يغيب
        
    • نظرنا
        
    • تغرب
        
    Bu, araba farının önünden geçen meyve sineğini görmeye çalışmak gibidir. TED ونستطيع مقارنة هذا بمحاولة رؤية حشرة لحظة مرورها أمام ضوء سيارة،
    Biz başka yönlere bakarken onlar da arabaların önünden çekilirler. Open Subtitles تبتعد من أمام سياراتنا، ننظر بالاتجاه الآخر على مخلفات التماثيل.
    Yapılabilecek en iyi şey pencerenin önünden kendine yer kapmak. Open Subtitles أفضل نشاط أن تجلس في موضع مناسب أمام نافذة التحديق.
    Ne zaman gözümün önünden ayrılsalar... birilerinin onlara bir şeyler yapmasından korkuyorum. Open Subtitles من ان يفعل احد ما شئ لهم كل ثانية يغيبون عن ناظري
    İyice kontrol etmezsem Başkan Yardımcısı'nın ofisinin önünden bile geçemem bir daha. Open Subtitles ان لم اتحقق جيدا فل استطيع المرور من امام مكتب نائب الرئيس
    Jamie, şu herifin kafasını kırmadan önce gözümün önünden çek. Affedersin, birader. Open Subtitles جيمي هلا تبعدين هذا الشخص من أمامي حتى لا أقوم بتحطيم جمجمته
    Amerika'nın efsanevi ilk ailelerinden olan Darling'lerin çiftlik evinin önünden sesleniyorum. Open Subtitles إنني أقف أمام فالهالا، المجمع الريفي الأسطوري لعائلة أمريكا الأولى الدارلينغ..
    Dokuzuncu yaş günümde, yemek masasında babamın önünden ekmeğe uzanma gafletinde bulundum. Open Subtitles في عيد ميلادي التاسع، أردت مد يدي لكسرة خبز موضوعة أمام والدي
    Öğleden toplantısı sırasında herkesin önünden geçip gitti ama onu önce ben gördüm. Open Subtitles كانت على وشك أن تدخل قداس بعد الظهر أمام الجميع ولكني رأيتها أولًا
    Bir gezegen, yıldızının önünden geçerken o yıldızdan bize ulaşan ışığı kısmen engellediği için gelen ışıkta çok az bir azalma oluyor. İşte bizim görmek istediğimiz de budur. TED وما نبحث عنه هو تعتيمات بالغة الصغر للضوء يسببها مرور الكوكب أمام إحدى هذه النجوم وحجب بعض ضوء النجوم من الوصول إلينا.
    Bazıları bulaşıcı bir şey olmasından çok korkuyorlardı ve evimizin önünden yürüyemezlerdi bile. TED البعض الآخر كان يخاف من العدوى، ولم يتجرؤوا حتى على المرور من أمام منزلنا.
    Yıldızının önünden geçerken, güneş dışı gezegenin atmosferik bileşimini ölçmeye çalışmak zordur. TED ومحاولة تحليل الغلاف الجوي لكوكب خارجي وقت مروره أمام شمسه أمرٌ صعبٌ للغاية.
    Gezegenin uydusunun, bizim görüş hattımızda hizalandığı an bu, böylece yıldızın önünden geçiyor. TED و يحدث عندما يتوازى مدار الكوكب مع مجال رؤيتنا، فقط لكي يتمكن الكوكب من المرور أمام نجم.
    Bu bibloyu gözümün önünden ancak özel bir insan olunca ayıracağım. Open Subtitles .. سأبعد هذا التمثال من ناظري .. عندما يصل شخص خاص
    Oraya buraya sürdüm durdum... seni gözümün önünden ayırmadan. Open Subtitles أسرعت عائدا وماضيا بدون أن أدعك تغرب عن ناظري
    Yaklaşmakta olan bir trenin önünden atlamak için en ufak bir istek duymuyorsunuz. Open Subtitles ولم تشعر ابدا بأقل رغبة فى القفز امام قطار سريع يقترب
    Herkes çekilsin gözümün önünden. - Etrafta boş boş geziyorsunuz. Open Subtitles أخرجوا الجميع من أمامي الاَن إنهم يلفون حولنا طول اليوم
    Çünkü gece saat 2 de evinin önünden geçtim ve araban orda değildi. Open Subtitles لأنني كنت أقود سيارتي بجوار البيت الساعة 2 صباحاً وسيارتك لم تكن هناك
    Dani'yi eve götür ve sakın onu gözünün önünden ayırma! Open Subtitles أنظرى, خذى دانى إلى بيتك ولا تدعيها تغيب عن نظرك
    Burada önemli olan bunun siz önünden geçtiğinizde açılan otomatik kapı sensörü gibi çalışmıyor olması. TED كل ما في الأمر أن القطعة لا تعمل مثل مستشعر الباب التلقائي الذي يفتح عندما تمشي أمامه.
    Daha da önemlisi, o köpeği gözünün önünden ayırma. Open Subtitles و بالتأكيد لا تدع هذا الكلب يغيب عن ناظرك
    Bir askeri istihbarat robotu. Birliklerin önünden gidip, mağaraları inceliyor mesela. TED إنه روبوت ترصد للجيش من أجل أن يسير في مقدمة الفرق العسكرية, ويتفقد الكهوف مثلاً.
    Eğer senin için neyin iyi olduğunu biliyorsan gözümün önünden çekil. Open Subtitles اخرج, أغرب عن وجهي إن كنت تعلم ما هو الأفضل لك
    Onu, kendisini sevdiğine inandırmışsın ama ne zaman evin önünden geçsem nedense araban ortalarda yok. Open Subtitles جعلتها تعتقد انك تحبها جداً لكن ستكون هناك ايام طويلة امامي ولن يكون هناك احد يقف في طريقي
    - Nereden bildin? Dinle, bebeği gözünün önünden ayırma. Ben yoldayım, tamam mı? Open Subtitles اسمعى، لا تتدعى هذا الطفل يغيب عن نظرك، انا فى الطريق، حسنا ؟
    Silindi gözlerimizin önünden. Open Subtitles فلم يمضي غير تراجع مسرعا واختفى من امام نظرنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد