Doğduğumda, hastane odasını inceleyen gözlerimde, diyor annem "Bu mu? Bunu daha önce de yapmıştım." gibisinden bir bakış varmış. | TED | عندما ولدت ، أمي قالت لي أني تطلعت حولي في غرفة المستشفى بنظرة تعبر على أنني كنت هنا من قبل |
Çocuklar ve teknoloji hakkındaki korkular yeni değil; daha önce de buradaydık. | TED | فالخوف حول الأطفال والتقنية ليس شيئًا جديدًا لقد مررنا بذلك من قبل. |
Benim bağımlılığım, eminim daha önce de duyduğunuz birçok hikâyeyi oldukça yansıtıyor. | TED | وإدماني حاكى الكثير من القصص التي بالتأكيد قد سمعتم بها من قبل. |
Böyle konularda tecrübesiz olanları daha önce de görmüştük ama bu? | Open Subtitles | لا خبرة هو أمر وحيد لقد مررنا بذلك مسبقاً لكن هذا؟ |
Belki daha önce de gerçekti ve sen sadece bilmiyordun. | Open Subtitles | ربّما كان حقيقياً في السابق و لكنكِ لم تكوني تُدركين |
İnsanlar daha önce de başkasının hayatını yaşayarak mutlu oldu. | Open Subtitles | استطاع الناس عيش حياة أفضل من هذه المستعارة قبلاً |
Sana daha önce de söylemiştim, kendisi dünyanın en zararsız insanıdır. | Open Subtitles | ولكنى اخبرتك من قبل, انه اكثر رجل مسالم فى هذه الدنيا |
Atık su kanalına daha önce de gitmiştim. Yüz kez gitmişimdir oraya. | Open Subtitles | . لقد ذهبت إلى الماسورة من قبل ذهبت إلى هناك الآف المرات |
O insanları biliyorum. Bunu daha önce de yaşadık. İdare ediyoruz. | Open Subtitles | أعرف أولئك الناس وقد تعرضنا لهذا من قبل ونحن نبلى حســناً |
Bunu daha önce de gördüm-- hepimiz gördük-- ve anlamını biliyorum! | Open Subtitles | لقد رأيته من قبل , كلنا رأيناه و انا أعرف معناه |
Bende orantı duygusu yoktur. Bana daha önce de söylendi. | Open Subtitles | ليس لدى شعور بالنسبية لقد أشير لى بذلك من قبل |
Tüm bunları daha önce de konuşmuştuk. Her yerde olabilirler. | Open Subtitles | لقد مررنا بهذا من قبل وقد يكونوا في أي مكان |
Bu konuyu daha önce de konuştuk. Önce parayı almalısın. | Open Subtitles | نحن اتفقنا على ذلك من قبل اهم شىء هو النقدية |
Daha önce de böyle şeyler hissetmişti ve her defasında da haklı çıktı. | Open Subtitles | رادوته هذه المشاعر مسبقاً ولقد كان مُحقاً مراراً وتكراراً |
O insanlar daha önce de evimin çevresinde dolaştılar. | Open Subtitles | اكشتفوا أني هنا، هؤلاء الأشخاص أتوا إلى منزلي في السابق |
Daha önce de denedim ama üze- rinde ses düğmesi gibi birşey yok. | Open Subtitles | حاولت قبلاً ولكن لايبدو أن هنالك زر للصوت عليها |
Şu an kendini kontrol edemiyor, sen onu dönüştürmeden önce de edemiyordu. | Open Subtitles | هو ليس لديه سيطرة على انفعالاته حتى قبل ان تحوليه الى مسخ |
Beau, daha önce de problemlerin olmuştu ama hiç böyle davranmamıştın. | Open Subtitles | بــو ، لقد مررت بصعاب من قبل و لم تتصرف هكذا |
10 dakika önce de söyledim. Hala doğru yolda değiliz. | Open Subtitles | قلت ذلك قبل حوالي عشر دقائق لا يزال ليس طريقنا |
Bunu daha önce de söylediğimi biliyorum ama gerçekten seninle gurur duyuyorum ve annem de öyle. | Open Subtitles | أعرف بأني قلت ذلك مسبقًا ولكني حقًا فخورٌ بكِ ، وكذلك أمي ألهذا هي هنا ؟ |
İki yıl önce prezervatifin ne olduğunu öğrendim sekiz yıl önce de... kullanmamgerekti. | Open Subtitles | لقد عرفت معنى الواقي الذكري قبل سنتين و قبل ثمانية أشهر استخدمت واحداً |
Sana daha önce de söyledim. Feribotta sebze taşınması yasak. | Open Subtitles | سبق و أخبرتك ، لا خضراوات على متن العبارة |
İnsanoğlu orayı keşfetmeden önce de sonra da hareket hâlinde olmaya devam etti. | Open Subtitles | و الذي ظل يتحرك حتي قبل أن يزوره الانسان و لا يزال مستمراً |
Buna gelene kadar önce orta kötülükte bir robot, ondan önce de fazla kötülüğü olmayan bir robot. | TED | قبل أن يحدث هذا، روبوت سيئ، وقبل ذلك الروبوت السيئ للغاية |
Biliyor musun, daha önce de görüştük biz, tam olarak bu odada hem de. | Open Subtitles | أتعرف؟ ، لقد تقابلنا من قبل في هذه الغرفة |
Bak, eminim daha önce de duymuşsundur ama lisede zirvedeysen, işin bitmiş demektir. | Open Subtitles | إسمعي, أعرف بأنكِ سمعتي هذا من قبل لكن إن فشلتي بالثانوية سيُقضى عليك |
Bunu zaten daha önce de defalarca söylemiştim. Evet söylemiştiniz. | Open Subtitles | اعتقد انني اوضحت لك هذا قبلا اجل , لقد فعلت |