Gitmeden önce ona açıklamış olmama rağmen. Kaçacak bir yerim yok kardeşim. | Open Subtitles | رغم أنّه لا مكان أفرّ إليه كما شرحتُ له قبل أن يرحل |
Ortadan kaybolmadan önce ona neler olduğuna dair her şey işimize yarar. | Open Subtitles | أيّ شيءٍ يُمكن أن يُساعدنا على إكتشاف ما حدث له قبل اختفائه. |
Bir ay önce ona aldığımız cep telefonu ve sevdiği bileklik ve saati olmadan eve geldi. | Open Subtitles | والذي قمنا بشرائه لها قبل شهر وأيضا قلادته المفضله, وساعه |
Eğer başka bir yerde görünürse, belki polislerden önce ona sen ulaşırsın. | Open Subtitles | إذا ظهر في أية منطقة ربما سيكون بإمكانك الوصول إليه قبل الشرطة |
Göçmen Bürosu'ndan önce ona ulaşmak için acele ederken de sendeleyip yere düştüm. | Open Subtitles | كنتُ في عجلة للوصول إليها قبل مكتب الهجرة لكنّي تعثرت وسقطت |
Aslında beş yıl önce ona ben satmıştım. | Open Subtitles | حسناً في الواقع, أنا بعتها له منذ خمس سنوات مضت |
Çıkmadan önce ona bir sürü sakinleştirici vermiştim. | Open Subtitles | لقد أعطيته الكثير من المهدئات قبل أن يغادر. |
Sanırım bundan önce ona ne kadar güvendiğimi fark etmedim. | Open Subtitles | أخمن أني لم أدرك من قبل.. كم أعتمد عليه قبل هذا. |
Beni tamamen unutmadan önce, ona söyleyeceklerim var. | Open Subtitles | لدي شيءٌ أخبرها به.. قبل أن تنساني بالكامل. |
Bir adamın kalbini dışarı çıkarıp ölmeden önce ona göstermeyi öğrendik. | Open Subtitles | تعلمنا كيفية نزع قلب رجل، وإظهاره له قبل أن يموت |
Kefenine sokmadan önce ona kefil olacak birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا بحاجة الى شخص ليشهدوا له قبل أن مسمار نعشه مغلقة. |
Ve adaylığını desteklemeden önce, ona ne kadar boyun eğeceğini sınamak istedi. | Open Subtitles | وإختبار رغبتك للإنحناء له قبل أن يساند ترشيحك |
Hastaneden çıkmadan önce ona ne verdiler, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرفي ما أعطوه لها قبل أن نغادر المستشفى؟ |
Hımm, fark etmedim. Ve bu gece oyundan önce ona ihtiyacınız var. | Open Subtitles | لم أدرك حاجتك لها قبل عرض الليلة |
Ölmeden önce ona söylediğimi anneme söylemesi lazım. | Open Subtitles | أريدها أن تقول لأمي ماقلته لها قبل موتي |
Bir gece önce ona söyledim Kovulmasına şahit oldum. | Open Subtitles | تحدثتُ إليه قبل مقتله، وشاهدته وهو يفصل من عمله |
Girmeden önce ona bakarken seni gördüm. | Open Subtitles | رأيت طريقة نظركِ إليه قبل المسرحية |
70 yıl önce ona geldiğini ve tekrar geri dönersen bunun, Azrail'in geleceğinin kehaneti olduğunu söylemişsin. | Open Subtitles | تقول إنكَ أتيت إليها قبل 70 عاماً وقلتَ إنكَ لو عدتَ فستكون نبوءة قدوم ملك الموت |
Karım bizi terketmeden önce ona vermişti. | Open Subtitles | زوجتي أعطته إليها قبل أن ترحل |
Ve ben de 3 ay önce ona 10.000 dolarlık bir çek gönderdim. | Open Subtitles | ولذا أرسلت له منذ ثلاثة أشهر شيكاً بمبلغ 10,000 دولار |
- Dedektif Liefeld. Hayır, iki ay önce ona eşkal verdim zaten. - Bu yeni bir şey değil. | Open Subtitles | لا، لقد أعطيته الأوصاف منذ شهرين، ليس هناك من جديد |
Gazi İşlerine gitmeden önce ona bir bakayım.. | Open Subtitles | سألقي نظرة عليه قبل ذهابي الى شؤون المحاربين |
Kayınvalidem, yüzüğü vermeden önce ona dikkat etmemi söylemişti. | Open Subtitles | . طلبت مني حماتي بأن أعتني به قبل أن تسلمني إياه |
Seni davet etmeden önce ona söylemeliydim. | Open Subtitles | كان عليّ إخباره قبل أن أقوم بدعوتكَ إلى هنا |
Bak, o buraya gelmeden önce ona her ne olduysa kötü olmuş olmalı. | Open Subtitles | أياً كان ما فعله قبل ان يصل إلى هنا لا بد انه كان سيئاً |
önce ona bakıyordu sonra bana baktı. | Open Subtitles | لقد كان ينظر لها أولا ثم نظر ناحيتي |