Yüzde on Ben. Hazineyi bulduğun için sana yüzde on önerdiler. | Open Subtitles | عشرة بالمئة ,بن , عرضوا عليك عشرة بالمئة , وأنت رفضتها |
Babamın altınları bitince, onun için Hong Kong'da çalışanlar elmas kaçırmam için bana komisyon önerdiler. | Open Subtitles | عندما هرب والدى بالذهب قام أهالى هونج كونج الذين عرضوا الذهب على والدى بعرض عُموله على لأقوم بتهريب بعض الماس |
Onları yönetmemi, onlara öğretmemi, kral olmamı önerdiler. | Open Subtitles | عرضوا علي فرصة لقيادتهم لتعليمهم ، لأكون عليهم ملكاً |
Dünya'nın evrenin merkezinde, hareketsiz duran büyük bir küre olduğunu önerdiler. | Open Subtitles | لقد اقترحوا بأن الأرض جسم كروي ضخم, غير متحرك وثابت في مركز الكون |
Yardım önerdiler, ve henüz, hayır, onlar dahi Atasözündeki gibi telefonlarına bile geri dönülmüyor. | Open Subtitles | لقد عرضو المساعدة ولكن حتى الآن, إنهم, ايضًا لايستطيعون أن يردو المكالمة لهم ويشكرونهم. |
Onları yönetmemi, onlara öğretmemi, kral olmamı önerdiler. | Open Subtitles | عرضوا علي فرصة لقيادتهم لتعليمهم ، لأكون ملكاً عليهم |
Kayıtları yok etmem için para önerdiler! Kabul ettim! | Open Subtitles | عرضوا عليا فلوس وأضيع الأدلة وهو ده اللي عملته |
Savaşı kaybediyorlardı. Yardımımız karşılığında bize teknoloji önerdiler. | Open Subtitles | و كانوا يخسرون الحرب و عرضوا علينا تبادل التكنولوجيا مقابل المساعدة |
Bana bir anlaşma önerdiler. Hopper'dan bilgi sızdırırsam davayı düşürecekler. | Open Subtitles | لقد عرضوا علي صفقة أنا أوقع بهوبر و هم يسقطون القضية. |
bir saattir TWA'yla temas halinde, ve sana yeni bi bavul almayı önerdiler. | Open Subtitles | إنها على إتصال على دوام الساعة مع شركة طيران ترانز العالمية وقد عرضوا عليك بان تشتري أمتعة جديدة |
Narkotik Özel Tim'ini dağıtmayı önerdiler ve suçlananların her birini küçük yerlere gönderecekler. | Open Subtitles | عرضوا فصل مكافحة المخدرات وإعطاء كل المتهمين تسوية صغيرة |
Ve Yov hocam! 'da rol önerdiler ve o da kabul etti. | Open Subtitles | وقد عرضوا عليه جزء فى ذلك المسلسل وقد وافق عليه |
Eğer gelip casusluk yaparsam, işimi geri vermeyi önerdiler. | Open Subtitles | عرضوا عليّ إعادة وظيفتي السابقة إن جئتُ إلى هنا وتجسّستُ عليكم |
Birisi, beni sırtımdan bıçaklamıştı. İşte bana o zaman bir çıkış yolu önerdiler. | Open Subtitles | أحدهمجرحظهريبسكيناً، هذا حينما عرضوا عليّ طريقاً للخروج. |
Bunu yapmam için bana büyük paralar önerdiler. | Open Subtitles | لقد عرضوا عليّ أموالاً طائلةً لألعب ذلك الدور |
Reklamımızı yapmayı önerdiler, biz de filmlerine sponsor oluyoruz. | Open Subtitles | نعم . لقد عرضوا بعض الاعلانات علينا .لذا نحن ندعم تصويرهم |
Bana ekiplerinde bir iş önerdiler ve ben de onlara eğer sana kalp-damar bursu verirlerse kabul edeceğimi söyledim. | Open Subtitles | عرضوا علي منصب في طاقمهم الطبي و وقلت أنني سأخذهُ |
Bazı arkadaşlarımız müzedeki özel gösteriminizde görmüşler ve taklidini yaptırmamızı önerdiler. | Open Subtitles | اصدقائنا رأوها في عرضك الخاص في ميت و اقترحوا علينا محاكاة النمط |
Aslında saat 16:00'yı önerdiler efendim. | Open Subtitles | في الواقع لقد اقترحوا الساعة الـ4 عصراً. |
Huzurlu evlerde kalmamı ve tüm masrafları karşılamayı önerdiler. | Open Subtitles | لقد عرضو عليّ إقامة كاملة النفقات بـ"المنظر الخلاب", ويبدو المكان جدّ جميل. |
Bir de yeni bebeğin fotoğraf çekimi için indirim önerdiler. | Open Subtitles | وعرضوا أن يقدموا لي تخفيضاً على جلسة تصوير الطفل الأولى |
Beni bu davaya koymadılar bile. Bana danışmanlık önerdiler. | Open Subtitles | انهم حتى لم يجعلوني في القضية, نصحوني بالاستشارة |
Birkaç kişiyle konuştum, hepsi de seni görmemi önerdiler. | Open Subtitles | تحدثت الى عدد من الأشخاص و كلهم أجمعوا على أنك الشخص الذى يجب مقابلته |