Bir önsezim var, ve sanırım doğru yoldayız. | Open Subtitles | لدى حدس واعتقد باننا يجب ان نكون فى الطريق |
Vic Tyler ile ilgili bir önsezim var ve işe yarayacak gibi görünüyor. | Open Subtitles | لقد حصلت على حدس حول تايلر فيك ويبدو أنه يؤتي ثماره. |
Geleceğine dair bir önsezim vardı. | Open Subtitles | كان لديّ حدس بأنّكِ ستعودي |
Bir kardeş olmak hakkında bir dolu şey bilmem ama ebeveynlere karşı birleşmenin oldukça sağlam bir bağ kurma tecrübesi olacağıyla ilgili bir önsezim var. | Open Subtitles | انا لا اعلم الكثير عن كوني اخت لكن لدي احساس ان اتحادنا من اجل أباءنا هي تجربة لتزيد ترابطنا |
önsezim doğruysa düşüş bitmiş demektir. | Open Subtitles | ولكن إذا كان حدسي صحيح، الركود قد انتهى. |
- Bir önsezim var. - Olamaz. Başlıyoruz. | Open Subtitles | لدي حدس آااه ، لا ، لقد بدأنا |
- Neal, bu sadece benim önsezim. | Open Subtitles | نيل, انا فقط لدي حدس |
Bir önsezim var. | Open Subtitles | لدى حدس |
Böyle bir önsezim vardı. | Open Subtitles | لدي حدس |
Bir önsezim vardı. | Open Subtitles | كان لدي حدس. |
Bir önsezim var. | Open Subtitles | لدّي حدس |
önsezim vardır. | Open Subtitles | لدي حدس |
Mükemmel bir önsezim var. | Open Subtitles | لدي حدس ممتاز |
önsezim var. | Open Subtitles | لقد جائني حدس |
Bir önsezim var. | Open Subtitles | ! لديّ حدس |
Seninle ilgili bir önsezim var, Astro. | Open Subtitles | اتعلم .. لدى احساس لك يا استرو |
Katilimiz olmadığına dair çok güçlü bir önsezim var. | Open Subtitles | لدي احساس قوي انه ليس القاتل |
önsezim. Erkekler matematik yaptığında bunu her zaman hesaba eklerler. | Open Subtitles | حدسي واحساسي، كما في الرياضيات اوصلني لهذا الاستنتاج |
Ve önsezim doğruysa, siz çok şanslı bir adamsınız. | Open Subtitles | وإن كان حدسي صحيح أنت رجل محظوظ |
- Vincent Stone'un olduğunu söylüyordun. - Ama, benim önsezim | Open Subtitles | اتهام شون بامتلاك الأسلحة - حسنا ، حدسي - |