Son günlerde zaman kazanmak için onu görür görmez yeri öpüyorum. | Open Subtitles | مؤخرا، عندما أراها صرت أقبل الأرض توفيرا للوقت |
Ben sarhoşum! Kanıtlayabilirim! Bak, ninemin fotoğrafını öpüyorum. | Open Subtitles | أنا ثمل ، سأثبت هذا، شاهديني وأنا أقبل صورة جدتي |
Sizi kocaman öpüyorum ve sarılıyorum. | Open Subtitles | ومع قبلات ايفا أضيف قبلاتي وأحضاني |
Herkese iyi olduğumu söyle-Paco'yu öpüyorum. | Open Subtitles | ... أخبر الجميع أنني بخير وأرسل قبلاتي لباكو |
Sabah uyanıyorum, bebeğimi öpüyorum ve güzeller güzeli karımı öpüyorum. | Open Subtitles | استيقظ في الصباح أنا اقبل طفلي وأنا اقبل زوجتي الجميلة |
Alt tarafı öpüyorum seni daha önceden bin kez öptüğüm gibi çünkü seni seviyorum. | Open Subtitles | أنا أقبلك فحسب بنفس الطريقة التي قبلتك بها ألف مرة من قبل لأنني أحبك |
Ben de seni öpüyorum öyle. | Open Subtitles | أنا أقبّلك ، أليس كذلك ؟ |
Elinizi öpüyorum, Sezar, fakat sızlanmayacağım. | Open Subtitles | أقبل يدك يا قيصر، ولكنني لن أنتحب |
Bana aşkınızı getiren yarayı öpüyorum. | Open Subtitles | أنا أقبل الجرح الذى منحنى حبك |
Bana aşkınızı getiren yarayı öpüyorum. | Open Subtitles | أنا أقبل القلب الذى منحنى حبك |
Tabi, ben de seni seviyorum, tatlım. Evet, öpüyorum. | Open Subtitles | بالطبع أحبك أيضا قبلاتي |
öpüyorum. | Open Subtitles | اسفه حقاً. قبلاتي. |
öpüyorum, Carol V. | Open Subtitles | قبلاتي كارول في |
Buyruklarını içeren mektubu öpüyorum. Hoş geldiniz sinyor Gratiano. | Open Subtitles | اقبل الارض التى حملتهم هنا مرحبا بك يا سنيور جراتينو |
Her gece yatmadan önce, eyalet fuarında çektirdiğimiz resmi öpüyorum. | Open Subtitles | كل ليلة اقبل صورتنا التي اخذت لنا في معرض الولاية قبل ان انام |
"Aşkım Livia, seni çılgınca öpüyorum. | Open Subtitles | "دارلينج الحمم ، وأنا أقبلك بشكل مسعور. |
Canım istediği için öpüyorum. | Open Subtitles | أنا أقبلك لأني أريد ذلك |
öpüyorum seni, aptal. | Open Subtitles | أنا أقبّلك ايها الغبي |
Gunther'ı gösteriyor, ben de Gunther'ı öpüyorum. | Open Subtitles | توقفت عند جانثر ، لذا يجب أن أقبله |
Sana sesleniyorum, yürüdüğün yerleri öpüyorum. | Open Subtitles | أذكر اسمكِ دائماً أقبّل الأرض التى مشيتِ عليها |
Seni her sabah, her öğlen ve her akşam, öpüyorum. | Open Subtitles | اعطيتك القبلات عند الفطار و الغداء والعشاء والان اجدك تأكلين بالخارج " |
Çok öpüyorum. Görüşürüz. | Open Subtitles | قبلة كبيرة ، وداعاً |
Bilmiyorum. Kız konuşmayı bitirene kadar boş boş bakınıyorum sonra öpüyorum. | Open Subtitles | أنا فقط تحديق فيها حتى تُتوقّفْ عن كَلام، ثمّ أُقبّلُها. |
En içten selamlarımı gönderiyor ve öpüyorum sevgili ablan. | Open Subtitles | تحياتى الحارة وقبلاتى. من ... أختك |