Keşke öyle olsaydı. | Open Subtitles | كنت احب ان يكون ذلك حقيقيا |
Bende eğer öyle olsaydı, Bizi kör yapmazdı dedim... | Open Subtitles | ولكني سألته لو كان كذلك إذا لماذا خلقنا ضرار |
Sayın Yargıç, öyle olsaydı müvekkilim bunu 14 yıl önce, onu felç eden kazadan hemen sonra yapardı. | Open Subtitles | حضرة القاضي، إن كان الأمر كذلك كان بوسع موكلي القيام بهذا قبل 14 عامًا وقت وقوع الحادثة |
öyle olsaydı yardımımı nasıl isterdin? | Open Subtitles | لو كنت كذلك فكيف يكون باستطاعتك ان تطلب منى المساعدة؟ |
- Keşke öyle olsaydı. | Open Subtitles | -ليت الأمر يسير بهذه الطريقة . |
Keşke öyle olsaydı. Halledilebilir, ama ancak sen istersen. | Open Subtitles | كنت احب ان يكون ذلك حقيقيا |
Keşke öyle olsaydı. | Open Subtitles | كنت اتمني ان يكون ذلك صحيحا |
Keşke öyle olsaydı. | Open Subtitles | اتمنى ان يكون ذلك |
öyle olsaydı binada hastalık belirtisi gösteren çok daha fazla kişi olurdu. | Open Subtitles | أجل، لو كان كذلك لظهرت أعراض المرض على العديد من الناس بذلك المبنى. |
Ama bu bir yarışma değil. Eğer öyle olsaydı, ...ben kazanırdım ve bu sana haksızlık olurdu. | Open Subtitles | لكنّه ليس منافسة، لأنّه لو كان كذلك لفزتُ أنا، و لن يكون عادلاً بالنسبة لك |
Haklısın, değildi; ama öyle olsaydı aptalca şeyler yapmamdan önce beni durdurmanı beklerdim. | Open Subtitles | أنت محق, لم يكن صديقي, ولكن لو كان كذلك لكنتُ سأتوقع منك إيقافي عن فعل شيء أحمق |
Harika, çünkü eğer öyle olsaydı bir sorunumuz olurdu, Teğmen. | Open Subtitles | هذا عظيم، لانه لو كان الأمر كذلك لكنت في مشكلة، حضرة الملازم |
Sayın Yargıç, öyle olsaydı müvekkilim bunu 14 yıl önce, onu felç eden kazadan hemen sonra yapardı. | Open Subtitles | حضرة القاضي، إن كان الأمر كذلك كان بوسع موكلي القيام بهذا قبل 14 عامًا وقت وقوع الحادثة |
- Keşke öyle olsaydı! Ama çok açık. | Open Subtitles | .. أتمني لو كنت كذلك ولكنّه سهل جداً |
- Keşke öyle olsaydı. | Open Subtitles | -ليت الأمر يسير بهذه الطريقة . |
öyle olsaydı biriyle oynuyor olurdum ve yalnız olmazdım. | Open Subtitles | لأنني إذا قلت هذا فهذا يعني أنني أقصد أنني مع شخص آخر و لست بمفردي |
Evet ama öyle olsaydı terörist David Clarke'ın hayatta olduğunu duyurmak için bu fotoğrafı yayınlardı. | Open Subtitles | أجل ولو كان كذلك لكان قد نشر هذه الصوره حتى العالم يستطيع أن يرى |
Hepiniz bunun bir plan, bir çeşit komplo olduğunu daima merak edeceğinizi biliyorum ama eğer öyle olsaydı, yanına oturmam gerekirdi seni içeriye kadar takip etmem gerekirdi, yanına oturmam gerekirdi. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّك سَتَتسائلُ دائماً اذا ما كانت تلك خطة نوع من مؤامرة لكن لو كان الامر كذلك لكنت مكثت معك |
öyle olsaydı, bunu o kadar önemsemezdim. | Open Subtitles | لو كانت كذلك لما اهتميت صراحة بها لهذا الحد |
öyle olsaydı, seninle burada otururmuydum? | Open Subtitles | لو كنتُ كذلك هل كنت سأجلس معك الآن؟ |
Eğer öyle olsaydı, seğirmeler IG verdiğimizde sihirli bir şekilde ortadan kaybolmazdı. | Open Subtitles | إن كان كذلك ما كان ليختفي الارتعاش سحرياً عندما أعطيناها الجلوبلين المناعي |