"öyle söyledim" - ترجمة من تركي إلى عربي

• قلت ذلك
• قلتُ ذلك
• ما اخبرته
• بالضبط ما قلته
• ذلك ما قلته

Hayır. Hayır, öyle söyledim çünkü küçük kız çok korkmuş görünüyordu.
لا لقد قلت ذلك فقط للطفلة الصغيرة لقد كانت خائفة جداً

Yemin ederim Bertrand, Shaw değildir. Ben de ona öyle söyledim zaten.
برتراند ليس شو , بشرف الكشاف و يمكنك أن تقول له أننى قلت ذلك

Neden öyle söyledim bilmiyorum, neden yalan söylediğimi bilmiyorum ama söylediğim için üzgünüm.
و لا أعلم لم قلت ذلك. لا أعلم لم كذبت لكنني آسفة أنني كذبت.

Herkesin beni dinlemesini istediğim için öyle söyledim.
قلتُ ذلك لأنّي أردتُ من الجميع أن يطيعوني

öyle söyledim çünkü kendini suçlu hissetmenin nasıl bir şey olduğunu biliyorum.
لقد قلت ذلك لأنى أعرف الشعور بالذنب الذى تُحَمِّلِيه لنفسك و أنت مخطئة فى شعورك هذا

Aslında ben öyle söyledim ve o da kabul etti.
فى الحقيقة,انا التى قلت ذلك,ثم هو وافقنى.

öyle söyledim çünkü o zombi oyunlarını hiç oynamak istemediğim için utanıyordum.
قلت ذلك فقط لأنني كنت محرجاً من أنني لم أرد لعب لعبة الزومبي تلك

öyle söyledim çünkü babaannenin işe yaramaz biri olduğumu düşünmesini istemedim.
قلت ذلك لأني لم أريد أن تظن جدتكِ بي هذا قضية السلة

öyle söyledim, değil mi?
لقد قلت ذلك لتوى ، أليس كذلك ؟

Seni kurtarmak için öyle söyledim.
لالا لقد قلت ذلك كيف أحميك منه

öyle söyledim ve şimdi bunu düzeltmek istiyorum.
قلت ذلك فعلاً, وأود أن أصحح ذلك الآن

Yıllarca öyle söyledim, ama sonunda kabullendim.
قلت ذلك لسنوات قبل أن أنهزم في النهاية

Benden hoşlanmanı istemiştim, o yüzden de öyle söyledim.
أردت فقط ان تعجب بي، لذلك قلت ذلك.

Sadece Sam'i hayatta tutabilmek için öyle söyledim.
{قلت ذلك فقط لكي يبقي {سام على قيد الحياة

Sana öyle söyledim çünkü sonradan başımın ağrımasını istemedim. - Bak, iyi eti pişirmek zaman ister.
قلتُ ذلك لأني لم أرغب في أن يتغلب علي اللحم الجيد يتطلب وقت ليطيب

öyle söyledim çünkü tam da o sıra tanıştığım en berbat kişi olduğunu ve hayatımı cehenneme çevirdiğini düşünüyordum.
هذه نفس المرأة الّتي قلت عنها أنّها شريرة لدرجة أنّها لم تظهر في صور زفافكما. لقد قلتُ ذلك لأنّهُ في ذلك الوقت، ظننتُ أنّها أسوء امرأة قابلتها في حياتي، ولقد قامت بجعل حياتي جحيما على الأرض.

Ben de aynen öyle söyledim.
هذا ما اخبرته به ..

Ben de tam olarak öyle söyledim! Değil mi?
هذا بالضبط ما قلته

- Evet, öyle söyledim.
-أعلم أن ذلك ما قلته