ويكيبيديا

    "öylece oturup" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لن أجلس
        
    • فقط الجلوس
        
    • الجلوس هكذا
        
    • أن تجلس
        
    • نجلس مكتوفي الأيدي
        
    • لا يمكننا الجلوس
        
    • فقط جالسون
        
    • لا أستطيع الجلوس
        
    • إنهم واقفين
        
    • أجلس هناك و
        
    • ستنتظر وحسب في
        
    Burada öylece oturup, sizinle o üzüntünüzü paylaşmayacağım. Open Subtitles لن أجلس هنا واكتئب مثلكلم ايها المكتئبون
    Bak öylece oturup bunun için sızlanamayız. Open Subtitles انظري، لا يمكننا فقط الجلوس و البكاء حول هذا
    Nasıl öylece oturup, bir şey söylemezsin? Open Subtitles كيف يمكنك الجلوس هكذا و عدم قول أي شيء ؟
    Yanımdayken öylece oturup, kaygılanıp, sürekli beni izleyip sıradaki deliliğimi beklemeni istemiyorum. Open Subtitles لا أريدك أن تجلس معي، وتقلق، وتراقبني تنتظرني أن أفعل الأمر الجنوني
    - Öyle. öylece oturup her şeyi senden beklediğimizi mi sanıyorsun? Open Subtitles أتعتقدين أنّنا نجلس مكتوفي الأيدي بانتظار أنْ تفعلي كلّ شيء؟
    Burada öylece oturup televizyon seyredemeyiz. Open Subtitles لا يمكننا الجلوس هنا فقط ومشاهدة التلفاز
    Şu insanlara bir bak bahşiş vermeden öylece oturup bilgisayarıyla uğraşıyorlar. Open Subtitles أنظري إلى كل هؤلاء الناس فقط جالسون هنا ولا يعطون البقشيش، ويعملون على حواسيبهم.
    öylece oturup stratejileri tartışamazdım. Open Subtitles لا أستطيع الجلوس و الجدال منتظر الوصول إلي خطة
    öylece oturup.. .bizi seyrediyorlar! Open Subtitles إنهم واقفين هناك يراقبوننا
    öylece oturup o boktan şeyleri dinlemenin benimle hiçbir alakası yok. Open Subtitles أجلس هناك و أستمع للهراء الذي لا معنى له عندي.
    Burada öylece oturup gelmesini beklemek mi, tabii gelirse? Open Subtitles ستنتظر وحسب في الأعلى هنا حتى يظهر، إن ظهر؟
    öylece oturup senin kontrolden çıkmanı izlemeyeceğim. Open Subtitles لن أجلس مكتوف الأيدي وأشاهد بينما حياتكِ تدور مبتعدة عن السيطره
    öylece oturup herkese yalan söylemelerine izin veremezdim, değil mi? Open Subtitles كما تعلمون, أعني, كما تعلم انا لن أجلس هناك و أجعلهم يتحدثون معي هكذا و الكذب على الجميع, أليس كذلك؟
    Burada öylece oturup da aşağı yukarı her konuda seninle aynı görüşteymiş gibi davranamam. Open Subtitles حسناً، لن أجلس هنا و حسب متظاهراً أنّني أنا و أنت لطالما كنّا متّفقيْن في.. تقريباً في أيّ شيء
    Plân ise, öylece oturup bir şey yapmamak mı? Open Subtitles حسنا ، خطته فقط الجلوس هنا ولا نفعل شيئا؟
    öylece oturup bir şey yapmadan verileri analiz etmeye devam edemeyiz. Open Subtitles ولكننا ندين للناس بإجابات. لا يمكننا فقط الجلوس ونستمر في تحليل البيانات.
    Pekâlâ, orada öylece oturup içerek şeytanlarını def edemezsin, tamam mı? Open Subtitles حسناً، لا يمكنك الجلوس هكذا وتحتسي لإبعاد شرورك، حسناً؟
    Yani öylece oturup bir sonraki Noel'de öleceğini bile bile içki içip eğlenemem. Open Subtitles أقصد أنني لا أستطيع الجلوس هكذا أحتفل بالكريسماس و أتظاهر أن كل شئ على ما يرام عندما اعرف أن الكريسماس القادم ستكون ميتاً
    Orada öylece oturup o çorbayı içerken bana da çorbadan biraz olsun içmem için teklif etmemeni aklım almıyor. Open Subtitles لا أفهم كيف لك أن تجلس وتأكل هذا ولا تعرض عليّ بعضاً منه؟ جعلتك تتذوقه, ما الذي تريده؟
    Geleceğe bakıyorsun, onu öylece oturup seyretmekle kalmıyorsun. Open Subtitles المشكلة في رؤية المستقبل، هو أنك لا تستطيع أن تجلس وتنظر إليه فقط
    öylece oturup beklediğimizi sanmayın. Open Subtitles لن نجلس مكتوفي الأيدي وننتظر.
    öylece oturup birinin talep listesi göndermesini bekleyemeyiz. Open Subtitles لا يمكننا الجلوس فحسب منتظرين لائحة بالمطالب
    Burada öylece oturup gelecekten emirler gelmesini bekliyoruz. Open Subtitles نحن فقط جالسون هنا في انتظار أوامر من المستقبل
    öylece oturup hayatı tehlikede olan bir hastanın öldürülmesini bekleyemem. Open Subtitles لا أستطيع الجلوس و ترك هذا المريض المستهدف يموت.
    öylece oturup.. .bizi seyrediyorlar! Open Subtitles إنهم واقفين هناك يراقبوننا
    Sadece ailem dediği için, öylece oturup gerekeni yapmalıydım. Open Subtitles حسناً , أنه , لأن عائلتي قالت هذا من المفروض أن أجلس هناك و أفعل ما يُقال لي
    Burada öylece oturup gelmesini beklemek mi, tabii gelirse? Open Subtitles ستنتظر وحسب في الأعلى هنا حتى يظهر، إن ظهر؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد