Biz de bir an için şok oluyoruz ve bolca özür diliyoruz, adam alışveriş merkezine doğru koştururken ona şans diliyoruz. | TED | ننصدم للحظات، نعتذر كثيرا ونتمنى له التوفيق بينما هو يندفع نحو المدخل. |
Efendim, düşük güç ile çalıştığımız için özür diliyoruz fakat yansıtıcı büküm alanına uğradık. | Open Subtitles | سيدى,نحن نعتذر لأننا نعمل تحت نظام منخفض الطاقه ولكننا نُجرى تجربة المجال المثنى المعكوس والقريب من محور المجره |
Def ol! Bayanlar baylar, özür diliyoruz. Gösteri on dakika sonra devam edecek. | Open Subtitles | أيها السيدات والسادة، نعتذر سيستكمل العرض بعد عشر دقائق |
Büyük şehrinizi haksızca doldurduk diye kızgınsanız, özür diliyoruz. | Open Subtitles | لو كنتم غاضبين من أننا بدون وجه حق أقمنا فى مدينتكم فنحن نعتذر بشدة |
Bunu uzun zaman önce söylemeliydik ama sizlere hak ettiğiniz yuvayı veremedik ve bunun için özür diliyoruz. | Open Subtitles | كان علينا قول هذا منذ وقت بعيد، لكننا لم نمنحكما المنزل الذي تستحقان، وعلى هذا، نحن آسفان. |
Tekrardan sizden özür diliyoruz ama size haberleri ulaştıramıyoruz. | Open Subtitles | مرة أخرى، نعتذر لكن لا نستطيع جلب لكم الأخبار |
Sevgili müzikseverler teknik aksaklıklar sebebiyle bu geceki ana programımızda yaşanan gecikme için özür diliyoruz. | Open Subtitles | أحبائي عشاق الموسيقى نعتذر عن التأخير في افتتاح الليلة الجذابة . بسبب صعوبات تقنية . نأمل أن نكون معكم بعد قليل |
Peki, demek özür diliyoruz ben de eldiven olayında sıçtığım için özür dilerim. | Open Subtitles | حسناً.. طالما أننا نعتذر.. حينها أنا آسف جداً زعن أمر القفازات |
Sayın yolcularımız, gecikme için özür diliyoruz. Az sonra kalkacağız. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي نعتذر على هذا التأخير ولكنّنا سنتحرك قريباً |
Peki, demek özür diliyoruz ben de eldiven olayında sıçtığım için özür dilerim. | Open Subtitles | حسناً.. طالما أننا نعتذر.. حينها أنا آسف جداً زعن أمر القفازات |
Habersiz geldiğimiz için özür diliyoruz ama size bir parti davetiyesi göndermiştik ve birileri onu pul yapıştırmadan postaya vermiş. | Open Subtitles | نحن نعتذر لأننا اتينا بدون اتصال لكننا ارسلنا لكم دعوة ...الى حفلنا لكن شخص ما ارسلها بدون طابع بريدى |
özür diliyoruz. | Open Subtitles | نعتذر ، لقد أدركنا أننا قريبين |
Halkımızdan bu aldatmaca için özür diliyoruz. | Open Subtitles | ونحن نعتذر لعامّة الشعب على ذلك الخداع. |
Hatalıymışız ve özür diliyoruz. | Open Subtitles | كنا على خطأ و نعتذر |
Bunu biliyoruz ve bu yüzden de özür diliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف ذلك ولهذا نحن نعتذر |
Bu durumdan ötürü özür diliyoruz. | Open Subtitles | و نحن نعتذر عن هذا الازعاج |
Madem hepimiz özür diliyoruz Sheldon, diş fırçanı kullandığım için özür dilerim. | Open Subtitles | مادمنا نعتذر شيلدون) أنا آسف لأنني استخدمت فرشاتك) |
Eyalet suçlamayı düşürmeye hazırlanıyor. Bu bizim hatamız. Bay Grant'dan özür diliyoruz. | Open Subtitles | الولاية مُستعدّة لتخفيض التّهمة، كان خطأنا، نعتذر سيّد (جرانت) |
Çok özür diliyoruz, Ted. | Open Subtitles | ـ نحن آسفان (تِد) |
İkimizde özür diliyoruz. | Open Subtitles | كلانا آسفان |