| Birlikte özel şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن يكون لدينا أشياء خاصة بنا |
| Birlikte özel şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن يكون لدينا أشياء خاصة بنا |
| Belki bize anlatabileceğin hatırladığın özel şeyler vardır. | Open Subtitles | لابد أنه يوجد شيء مميز تتذكرينه لتخبريني به |
| Ama burası gerçek dünya ve insanlar özel şeyler görebilmek için buraya geliyor. | Open Subtitles | -خمني هذا ,اننا في عالم حقيقي والناس اتوا لرؤية شيء مميز |
| özel şeyler yapmamı sağlıyor. | Open Subtitles | ويسمح لي بالقيام بأشياء مميزة |
| özel şeyler yapmamı sağlıyor. | Open Subtitles | ويسمح لي بالقيام بأشياء مميزة |
| özel şeyler, nasıl tanıştığımızı, ne sıklıkla buluştuğumuzu falan. | Open Subtitles | كانت أمور شخصية مثل كيف إلتقينا وكم مرةً نجتمع .. |
| - ...özel şeyler. | Open Subtitles | و هي شخصيّه |
| Hakkımda birşeyler biliyorlardı, özel şeyler. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أشياء عني، أشياء خاصة |
| Herkes gibi özel şeyler yani. | Open Subtitles | أشياء خاصة ، مثل الجميع |
| - Peter, bunlar özel şeyler. - Öyle mi? | Open Subtitles | -بتير)، تلك أشياء خاصة) |
| Pek özel şeyler değil. | Open Subtitles | لا شيء مميز |
| özel şeyler hakkında. | Open Subtitles | عن أمور شخصية |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 