| 42 katlı bir bina kadar yüksek, ve buraya da Özgürlük heykelini referans ölçek olarak koydum. | TED | هذا بعلو بناية ذات 42 طابق. و وضعت تمثال الحرية هناك كمرجع للقياس. |
| Özgürlük heykelini gördüğüme bu kadar sevineceğimi düşünmezdim. | Open Subtitles | لم افكر ابدا وسأكون سعيدا جدا لرؤية تمثال الحرية. |
| Ona Özgürlük heykelini verdi. O da bavuluna koydu. | Open Subtitles | أعطاها تمثال الحرية ووضعته فى حقيبتها |
| Özgürlük heykelini arka plana al. | Open Subtitles | أبق تمثال الحرية في الخلفية، حسناً؟ |
| İlk nükleer bomba Özgürlük heykelini yıktı. | Open Subtitles | القنبلة الأوّلى أُطلقت مِن أسفل "تمثال الحرية" |
| Tamam, sana dönüşte Özgürlük heykelini getireceğim. | Open Subtitles | أجل سأحضر لك تمثال الحرية |
| - - Özgürlük heykelini düşündü. | Open Subtitles | -إنه صاحب تمثال الحرية |