Bizden, mücadeleye devam edebilecekleri uçak gibi, tank gibi, silah gibi, yük gemisi gibi kendi özgürlüklerini ve bizim güvenliğimizi mümkün kılacak yardımlar talep ediyorlar. | Open Subtitles | أنهم يسئلونا أن نزودهم بأدوات القتال بالطائرات ، الدبابات بالسفن ، بالذخيره أشياء تدعم دفاعهم عن حريتهم و عن أمننا نحن |
Bu haklar arasında özgürlüklerini engelleyenlere karşı isyan etme hakkı da yer almaktadır. | Open Subtitles | ذوو حقوق أخلاقية وقانونية من ضمنها حق الدخول في عصيان مسلح ضدد من أنكر عليهم حريتهم |
Bu insanlar için özgürlüklerini kazandılar ifadeleri artık basmakalıp olsa da bugün Macarlar için söylenebilecek tek şey budur. | Open Subtitles | صار من المبتذل أن نقول للالناس أنهم نالوا حريتهم لكنه الشيء الوحيد الذي يمكننا قوله اليوم للهنغاريين |
Çünkü sizin ve onun da bildiği gibi çeteler özgürlüğü koruyamaz, kendi özgürlüklerini bile. | TED | لانك تعرف كما يعرف أن الحشود لا يمكنها حماية الحرية حتى الخاصة بها |
Bu insanlara Romalı olmanın ayrıcalıklarını ve özgürlüklerini verelim. | Open Subtitles | دعونا نمنح هؤلاء الرجال حق الحرية الرومانية |
- Köleler özgürlüklerini size oynayabilir. | Open Subtitles | فيمكن للعبيد المراهنة عليكم في كسب حرياتهم |
Bir gün, Osmanlı sultası altındaki Yunanlılar'ın, özgürlüklerini geri almak için silâhlandıklarını öğrenmiş. | Open Subtitles | يوم ما ، تعلم ... أناليونان التي تقع تحت سيطرة العثمانيين ... تحتاجللسلاح لاستعادة حريتها |
özgürlüklerini ellerinden alsan bile hala ulumaya devam ederler. | Open Subtitles | حينها تسلب حريتهم وهم لا يزالون يتصايحون |
Dışarı çıkmayı çok istedikleri için kaçtılar, ve geçen onbir yılı, özgürlüklerini ve hayatlarını korumaya çalışarak geçirdiler. | Open Subtitles | وقضوا الـ11 سنة الاخيرة يدافعون عن حريتهم وحياتهم |
Kelownalılar komşu ülklerden saldırı tehdidi altında olduklarını iddia ettiler, ve bu silahı sadece özgürlüklerini korumak için kullanacaklarını söylediler. | Open Subtitles | الكولونيين أدعوا أنهم تحت التهديد من الأمم المجاورة وأن السلاح سيستعمل فقط لضمان حريتهم |
Çoğu, önerilen yeni yönetim sisteminin yeni özgürlüklerini kontrol etmek ve yıkmak için önerildiğini düşünüyor. | Open Subtitles | يعتبرون الحكومة المقترحة على أنها وسيلة للسيطرة على حريتهم الجديدة واخضائعها |
Bu gücü kontrol etmekle gelecekteki özgürlüklerini garantiye alacaklarına inanıyorlar. | Open Subtitles | و يعتقدون أيضاً أنه بالسيطره على هذه القوه سيساعدهم فى ضمان حريتهم فى المستقبل |
Demek istediğim, insanlar hapse girer özgürlüklerini kaybettiklerine sinirlenirler yaptıkları seçimler konusunda şüpheye düşerler doğru muydu yanlış mıydı gibisinden. | Open Subtitles | أعني , حين يُسجن الأشخاص فإنهم يستاؤون من فقدان حريتهم و يبدأون بالشك في الخيارات التي قاموا بها |
Güney'de özgürlüklerini, hür iradelerini kazanmak için sürekli bir mücadele halinde olan şeyle bağlantılı. | Open Subtitles | هناك صراع المستمر على جزء من الأمريكيين من أصل أفريقي في الجنوب للمطالبة بحريتهم، حريتهم. |
Tehlikede olduğunu düşünsem konuşma özgürlüklerini sonuna kadar savunurum. | Open Subtitles | سـأدافع عن حريتهم في التعبير ان شـعرت أنها مهددة |
Biliyorsun hastaların sivil özgürlüklerini kısıtlamayı, kendi iradesine karşı alıkoymayı, izinsiz testler yapmayı hukuk iyi karşılamaz ve de hastanede büyük bir olaya neden olur. | Open Subtitles | حجزهم ضد حريتهم, تخديرهم, عمل فحوصات غير مصرح لها, تسبب فضيحة أمام نصف الموجودين في المستشفى. |
Siyahlara özgürlüklerini verdik. | Open Subtitles | ظننا انا حصلنا على الحرية من اجل الرجل الاسود |
Sizce özgürlüklerini vermeli miyiz, yoksa kendilerinin ele geçirmesini mi beklemeliyiz? | Open Subtitles | هل تعتقدين ان علينا اعطائهم الحرية او تركهم يأخذونها ؟ |
Sizce özgürlüklerini geri mi vermeli? Yoksa ele geçirmelerini mi beklemeliyiz? | Open Subtitles | أتظنين أننا يجب أن نعطيهم الحرية أم نجعلهم يسعون خلفها؟ |
- Köleler özgürlüklerini size oynayabilir. | Open Subtitles | فيمكن للعبيد المراهنة عليكم في كسب حرياتهم |
Kurtlar özgürlüklerini düzenli yemek ile takas ettiler. | Open Subtitles | قايضت الذئاب حريتها في مقابل وجبة ثابتة |
Bugün, Amerikan kolonilerinin neden özgürlüklerini ilan ettikleri hakkında konuşacağım. | Open Subtitles | اليوم سوف نتحدث عن لماذا المستعمرات الأميركية أعلنت استقلالها ؟ |
Yeteneklerini Spartacus'e yardım etmek için kullan ve daha az yeteneği olanlara gerçek özgürlüklerini ver. | Open Subtitles | ولكن مهاراتك ستجند لمساعدة (سبارتاكوس) وساعد من هم أقل منك على الحظو بالحرية الحقيقية |
İskoçyalı gibi savaştılar ve özgürlüklerini kazandılar. | Open Subtitles | قاتلوا مثل الرجال الإسكوتلنديين وفازوا بحريتهم |
Bunun gibi değil. Bunlar özgürlüklerini isteyen barbarlar değiller. | Open Subtitles | ليس هكذا إنهم ليسو همجيّين يريدون حرّيتهم. |