Ama telefon kayıtlarına göre ölmeden hemen önce üç arama yapmış. | Open Subtitles | لكن سجلات هاتفه تظهر أنه أجرى ثلاث مكالمات قبل وفاته مباشرةً. |
Siz bir günlüğüne ayrılıyordunuz. Bir bavul hazırladınız ve üç arama yaptınız. | Open Subtitles | كنت راحلاً ليوم واحد حزمت حقائبك و أجريت ثلاث مكالمات |
Ama üç arama üç seferde de aynı baz istasyonundan yapılmış. | Open Subtitles | لكن ثلاث مكالمات جرت من نفس المكان، وتم إستعمال نفس البرج في كلّ مرة. |
Dört dakikada, 911'e üç arama gelmiş. | Open Subtitles | فقد تلقت الطوارئ ثلاث مكالمات خلال أربع دقائق |
Geçen yıl Mart başlarında Scott Lockhart'tan gelen üç arama var. | Open Subtitles | أتتها ثلاث مكالمات من سكوت لوكهارت في بدايات شهر مارس العام الفائت |
Şüpheli bir araçtan üç arama var. | Open Subtitles | حصلنا على ثلاث مكالمات لمركبات مشبوهة |
üç arama yapmam gerek. | Open Subtitles | احتاج لان اجري ثلاث مكالمات |
Rebecca'nın kaybolduğu gece Frank üç arama yapmış. | Open Subtitles | أجرى (فرانك) ثلاث مكالمات هاتفيّة ليلة إختفاء (ريبيكا) |