ويكيبيديا

    "üretime" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الإنتاج
        
    • تنتج
        
    • الأنتاج
        
    • بالإنتاج
        
    • ينتج
        
    • لانتاج
        
    • التصنيع
        
    Bu açıdan herbirimiz eşsiziz, ve herbirimiz bu kritik girdiyi bu makineyi tuttuğmuz sürece üretime katıyoruz. TED نحن في ذلك متفردون، وكلٌ منّا يحمل هذه المدخلات الحرجة داخل الإنتاج بينما نمسك هذه الآلة.
    Evet, şimdi artık seri üretime geçiyoruz. Open Subtitles نعم، حسنا، الآن نحن نذهب إلى الإنتاج الضخم.
    Bunlar, Tweedy çiftliğini karanlık çağlardan çıkaracak ve tam otomatik üretime geçirecek. Open Subtitles سيُخرجُ هذا مزرعة تويدي من العُصور المظلمة إلى الإنتاج الأوتوماتيكيّ المتكامل
    Çünkü kimyasal üretime neden olan düşünme sürecini her yarıda kesişimizde kimyasal destek de kesiliyor ve bu sinir hücreleri uzun süreli ilişkilerinden kopuyorlar. Open Subtitles إنها تفقد تلك العلاقة الطويلة الأمد لأنناكلمرةنقاطعفيها تقدّمالفكرة.. التي تنتج رد فعل كيميائي في الجسم
    üretime başlayın. 5000 tane zırh istiyorum. Open Subtitles , أبدأ في الأنتاج . أريد 5000 درع
    Bu gerçekleştiğinde seri üretime başlayabiliriz. Open Subtitles وحالما يفعل ذلك، سنبدأ بالإنتاج على نطاق واسع.
    Mississippi'nin en iyisiydi. Bu da spordan çok bir üretime dönüşüyordu şampiyonluktan bile önemliydi Open Subtitles هذا حتى بدأ الجمياز ينتج أكثر فأكثر إصابات عوضاً عن أبطال
    Deutsche Emailfabrik 'in tam üretime geçtiğini... bildirmekten kıvanç duyuyorum. Open Subtitles الرئيسي لانتاج الاواني الفخاريه و صمم بشكل واضح للاغراض العسكرية
    Eğer bunu başarabilirsek, Hollywood'u taklit edebilirsek, doğrusu 3B üretime çözüm bulabilirdik. TED لذلك لو استطعنا سحب هذا الشئ خارجا، بشكل يحاكي هوليوود، فأنه يمكننا في الحقيقه نباشر التصنيع ثلاثي الأبعاد.
    Bu sabah internetin üç saat boyunca kesik olması ulusu üretime sevk etti. Open Subtitles انقطع النت لثلاث ساعات هذا الصباح دافعاً الأمة إلى زيادة الإنتاج
    MS 700'lerle beraber,İslam İmparatorluğu, seri üretime yönelik ilk adımları atıyordu. Open Subtitles ،بحلول عام 700 ميلادية الإمبراطورية الإسلامية كانت تخطو الخطوات الأولى نحو الإنتاج الشامل
    Ciddi bir üretime başlamadım demek istiyorum. Open Subtitles أعني أنني لم أبدأ الإنتاج بشكل جديّ حتى الآن
    Bilin diye söylüyorum, Şerif Wilkins üretime devam etme iznini vermeden önce... olay yerini belgeledik ve ifadeleri aldık... Open Subtitles فقط لعلمك , لقد وثقنا الموقع و أخذنا الإفادات قبل أن يعطي الشريف ويلكنس الموافقة بعودة بدء الإنتاج من جديد
    ve görevleri daha zahmetli bir hal aldıkça, onlara yardım alacakları araç-gereçler sağlamalıyız ki onlar da çözümün bir parçası olabilsinler. İşlerine devam edebilsinler ve biz de üretime devam edebilelim. TED وفي حين أن مهماتهم تزداد مشقة نحتاج أن نمنحهم الأدوات التي يمكنهم التعاون معها بحيث تصبح جزء من الحل ليستمروا في العمل ولنستمر في الإنتاج في الولايات المتحدة
    Bugün hâlâ bir avuç şirket tohum haklarından üretime ve hayvancılığa ve bu çiftçilere borç veren finansal kurumlara kadar tüm gıda zincirini konsolide etmeye devam ediyor. TED في اليوم الحاضر، تستمر بعض الشركات في تعزيز سلسلة الإمداد الغذائي بأكملها، من الملكية الفكرية للبذور حتى الإنتاج والثروة الحيوانية، وصولاً إلى المؤسسات المالية التي تقدم قروضًا لهؤلاء المزارعين.
    Seni seri üretime sokmak lazım. Open Subtitles لابد أن يُلحقوك بهيئة الإنتاج الشامل
    Tekrar gözden geçirelim, yosun çiftliğinin bizi beslemeye yetecek kadar üretime geçebilmesi için 2 ay gerekiyor, yiyecek paketlerini paylaştırırsak başarabiliriz. Open Subtitles لنراجع الأمر مرة أخرى أعتقد أن الأمر سيأخذ شهرين حتى تنتج مزرعة الطحالب ما يكفي لاطعامنا
    Yönetim kuruluna acilen harekete geçmemizi öneriyorum ve bu şey temkinli bir hızla seri üretime geçmeli. Open Subtitles ساستحسن للمجلس ان نبدأ بانتاجها حالاً وأن الـ.. ...يجب ان تنتج كالمةً مع اعلى سرعة
    Emrettiğiniz gibi üretime başladık yüce imparatorum. Open Subtitles بدأنا الأنتاج كما أمرت,صاحب الجلالة.
    Eğer küçük çaplı üretime eğilimi olan ... ... yerel gıda yollarına geri dönmek ... ... için fakir biri olan Hans Rosling gibi ... ... bir adam bile daha fazla portakal yemez, ... ...çünkü İskandinavya'da portakalımız yoktur. TED إذا كنّا ننادي فقط بالإنتاج على نطاق صغير، كما هو المَيْل هنا، فإنّ العودة إلى الأغذية المحليّة تعني أن رجلا فقيرا مثل "هانس روسلينج" لن يتمكّن حتى من أكل البرتقال بعد الآن لأنه في الدُّول الإسكندنافيّة ليس لدينا برتقال.
    O taktirde kuyu üretime geçemez ve para kazanamayız. Open Subtitles وعندها لن ينتج البئر ويخرج الذهب الى المكان
    Önümüzdeki on sene içersinde de seri üretime hazır hale gelecekmiş. Open Subtitles ومن الذهاب الى تكون متاحة لانتاج كميات كبيرة في السنوات ال 10 المقبلة.
    Ardından, turizmden balıkçılığa, yenilenebilir enerjiden üretime, ekonomimizin çeşitlendirilmiş alanlarında yatırımları çekeceğiz. TED ومن ثم سيجذبون الاستثمار في مجالات متعددة لاقتصادنا، من السياحة إلى صيد الأسماك ومن الطاقة المتجددة إلى التصنيع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد