Bana göre sebep, üvey annesinin ailesini katletmesine tanık olması. | Open Subtitles | إعتقدت بأنه شاهدة زوجة أبيه تقتل أخته وأبوه |
Yakında üvey annesinin etrafında olmasına alışacaktır. | Open Subtitles | و قريبا سوف يعتاد على وجود زوجة أبيه بجواره |
Bana üvey annesinin verdiği parti için bir elbise... | Open Subtitles | سيشتري لي فستان من أجل الحفلة التي تقيمها زوجة أبيه |
Karşısına oturup ona gelecekteki üvey annesinin bir katil olduğunu mu söyleyeyim? | Open Subtitles | هل تتوقعين منّي إجلاسه وإخباره أن زوجة أبيه المستقبلية، قاتلة مُدربة؟ |
Kız sessiz kalarak acı çekmiş ta ki bir gece, ev işlerinden yorulup üvey annesinin hakaretlerine maruz kalınca artık bu işe dayanamamış... | Open Subtitles | حتى الفتاة تعاني في صمت... ... حتى ليلة واحدة، عندما كانت متعبة من يوم العمل المنزلي... ... وكانت تؤذي بعبارة قاسية من زوجة أبيها... |
Meredith'e üvey annesinin tüm operasyon boyunca hıçkırdığını söylemek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع الانتظار لأخبر (ميريدث) أن زوجة أبيها كانت تفوّق طوال العملية |
üvey annesinin gönderdiği ateş topları yüzünden kül oldular. | Open Subtitles | لقد إحترقوا بكرة نارية أرسلتها زوجة أبيه ! الآلهة هيرا ؟ |
Dottie'nin, üvey annesinin kukusuna bakmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد من (دوتي) أن تنظر إلى مهبل زوجة أبيها |