Ah, ne kadar isterdim, gökkuşağının üzerinde bir yerde olmayı. | Open Subtitles | أتمنى لو أنني كنت في مكان ما فوق قوس قزح |
Sanırım Kuzey Denizi'nin üzerinde bir yerlerde. Nereye gittiğimizi bilmiyormuşsun? | Open Subtitles | فى مكان ما ,فوق بحر الشمال ,على ما اعتقد |
Kuzey Kore'nin bundan önceki en uzun menzilli füzesinin Alaska üzerinde bir yerde yakıtı biterdi. | Open Subtitles | القاذفات بعيدة المدى كانت عند كوريا سابقا ان تزود بالوقود فى مكان ما فوق الاسكا |
Aktivasyon anahtarı panel üzerinde bir yerlerde olmalı. | Open Subtitles | مفتاح التشغيل لابدّ أن يكون في مكان ما على اللوحة |
Bay Porter'ın IQ'su 162'miş. Bu dahinin de üzerinde bir rakam. | Open Subtitles | معامل ذكاء السيّد (بورتر) 162، وهذا يتخطّى مُعدّل العبقريّة. |
bahse girerim sismik cihaz bu hat üzerinde bir yerdedir. | Open Subtitles | أوقن أنّ الجهاز الزلزاليّ في مكان ما داخل ذلك المحيط. |
Dinle, kafamı kurcalayan bir şey var... ve, Atlantik üzerinde bir yerde dilimi bıraktığımı düşünüyorum.. | Open Subtitles | استمع، أنا مذهول وأعتقد تركت لساني في مكان ما عبر الأطلسي |
Görünüşe göre üzerinde bir harita varmış. Bu yüzden bir ikilemle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | فظاهريا هى تحمل خريطة لذلك فنحن نواجه مشكلة حقيقية |
Fakat radarımız onu Atlantik üzerinde bir yerde yakaladı. | Open Subtitles | ،و لكن محطاتنا الردارية وجدت مكانه إنه فى مكانٍ ما خارج المحيط الأطلسى |
Aynı zamanda dünya üzerinde bir oyun katmanı kurmaya oldukça kararlıyım. | TED | أنا عازم تماماً على محاولة بناء طبقة العاب على قمة العالم |
Diğer bir soru ise, tabiki de ... Yaşa bağlı hastalıklar üzerinde bir etkisi var mı? | TED | السؤال التالي بالطبع هو: هل يوجد هُناك أي تأثير على امراض الشيخوخة؟ |
Sonra tepenin üzerinde bir yerden gürleyen Güneyli sesini duyduk. | Open Subtitles | وثم من مكان ما فوق التلة، سمعنا هذا الصوت العالي المتفجر الجنوبي. |
Rivayete göre Palm Springs üzerinde bir yerlerdeymiş. | Open Subtitles | تقول الشائعات انها في مكان ما فوق بالم سبرينغز. |
Takımımın ismi "Dwayne Bowe'un üzerinde bir yerde" | Open Subtitles | الكثير حول كرة القدم. إسم فريقي هو "في مكان ما فوق "دواين باو" *دواين باو هو لاعب كرة قدم أمريكي* |
Atlantik Okyanusu üzerinde bir yer. | Open Subtitles | "{\fnArabic Typesetting\fs43}"بمكان ما فوق المحيط الأطلنطي |
Almanya üzerinde bir yerde patladılar. Bum. | Open Subtitles | تم تفجيرهم في مكان ما فوق "المانيا" |
"Gökkuşağının üzerinde, bir yerde" | Open Subtitles | فى مكان ما فوق قوس قزح |
Orada bekleyerek yol üzerinde bir yerde | Open Subtitles | إنتظر هناك في مكان ما على الطريق |
Ciddiyim. Kahve masasının üzerinde bir yerde. | Open Subtitles | حقاً, أنها بمكان ما على الطاولة |
Lincoln Highway üzerinde bir yerde olmaları gerek. | Open Subtitles | حتماً سأجدهم في مكان ما على طريق "لينكولن" السريع. |
Bay Porter'ın IQ'su 162'miş. Bu dahinin de üzerinde bir rakam. | Open Subtitles | معامل ذكاء السيّد (بورتر) 162، وهذا يتخطّى مُعدّل العبقريّة. |
bahse girerim sismik cihaz bu hat üzerinde bir yerdedir. | Open Subtitles | أوقن أنّ الجهاز الزلزاليّ في مكان ما داخل ذلك المحيط. |
Bilmiyorum. Kanalın üzerinde bir yerdeyiz. | Open Subtitles | لا أعلم في مكان ما عبر القناة |
Görünüşe göre üzerinde bir harita varmış. Bu yüzden bir ikilemle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | فظاهريا هى تحمل خريطة لذلك فنحن نواجه مشكلة حقيقية |
Fakat radarımız onu Atlantik üzerinde bir yerde yakaladı. | Open Subtitles | ،و لكن محطاتنا الردارية وجدت مكانه إنه فى مكانٍ ما خارج المحيط الأطلسى |
Bütün çocuklar sokaktaydı, sallamak için küçük İngiltere bayraklarımız vardı ve tepenin üzerinde bir motosiklet korteji belirdi | TED | كان كل الأطفال في الشارع، وكان لدينا بعض الأعلام الصغيرة نلوح بها، وهناك على قمة التل، يظهر موكب من الدراجات النارية. |
İmza listesinin dava üzerinde bir etkisi yok. | Open Subtitles | لقد شرحت لها بأن هذه العريضة ليس لديها أى تأثير على هذه الاجراءات |