Irak ve ABD'deki askeri üslerde. | TED | و أيضا في القواعد العسكرية الأمريكية في العراق و أفغانستان. |
Buradayız çünkü Birleşik Devletler, biz, Irak ve Afganistan'da kaybedilen savaşlarda iki trilyon dolar harcadık. | TED | حسناً، نحن هنا لأنّ الولايات المتحدة، أنفقت 2 تريليون دولار على الحروب في العراق و أفغانستان و فشلت. |
Ne yazık ki, eski İran şimdi İran, Irak ve Suriye çöllerinin 6 metre altında. | Open Subtitles | لسوء الحظ فهذه الآثار الفارسيه تقع تحت عشرين قدما من الرمال فى ايران و العراق و سوريا |
Ne yazık ki, eski İran şimdi İran, Irak ve Suriye çöllerinin 6 metre altında. | Open Subtitles | لسوء الحظ فهذه الآثار الفارسيه تقع تحت عشرين قدما من الرمال فى ايران و العراق و سوريا |
Irak ve Afganistan'ı televizyonda görmüşsündür. | Open Subtitles | ترى هذا طوال الوقت فى العراق و افغانستان القنبلة الاولية تنفجر |
Irak ve New Orleans'ta yaptıkları şeyi. | Open Subtitles | نفس الشي الذي فعلوه في العراق و نيواورليانز |
Irak ve Afganistan'da çarpışmış, kısa süre önce de | Open Subtitles | شارك القتال في العراق و أفغانستان، ومؤخراً أسس شراكة |
2010 yılında Irak ve Afganistan savaşlarını protesto gösterisinde yakalandığında suçlu olup olmadığını araştıran ve aklayan kişi bendim. | Open Subtitles | في عام 2010 تحريت عنه بنفسي و قمت بتبرئته من النية الجنائية في مظاهرة ضد الحروب على العراق و أفغانستان |
Dördüncü perdede, kibrimiz ile, aşırı güven duygumuz yükselirken, Irak ve Afganistan'ı işgal ettik. Ve beşinci perdede, küçük düşürücü bir karmaşanın içine daldık. | TED | وفي المستوى الرابع إرتقت غطرستنا وثقتنا المتزايدة التي دفعتنا لكي نجتاح العراق و أفغانستان وفي المستوى الخامس غرقنا في فوضى عارمة |
Askerler Irak ve Afganistan'da bombalarla karşılaştığında, bombanın kendisiyle haşır neşir olmak yerine -2002'ye kadar yaptıkları gibi- bundan böyle bu iş için robotları kullanıyorlar. | TED | عندما صادف الجنود قنابل على جانب الطريق في العراق و أفغانستان فبدلاً من ارتداء بدلة القنابل و تحريكها بعصا كما كان الحال حتى عام 2002 في الوقت الحالي يرسلون الروبوت لعمل ذلك |
Irak ve Afganistan'da iki savaş seferinden sonra filodan bize geldi. | Open Subtitles | جاء مباشرة من الأسطول بعد دورتين "في "العراق" و "أفغانستان |
Geliştirilmiş patlayıcılar beyler Irak ve Afganistan'daki silah seçimidir. | Open Subtitles | جهاز التفجير المعدل أيها السادة سلاح الإختيار في "العراق" و "أفغانستان" |
Yakında Irak ve Afganistan'da savaşanlara da bu olabilir. | Open Subtitles | قريباً قد ينطبق هذا على الرجال "الذين يخدمون في "العراق" و"أفغانستان |
Pek çok kez Irak ve Afganistan'a gitmiş. | Open Subtitles | قامت بعدة جولات في "العراق" و أفغانستان" |
F-18 Hornets'la Irak ve Afganistan'da uçmuş. | Open Subtitles | قاد طائرات "اف 18" في "العراق" و "أفغانستان". |
Ben Irak ve Afganistan'da ülkeme hizmet. | Open Subtitles | لقد خدمت بلادي في العراق و أفغانستان |
Sağa, Irak ve Türkiye yazıyor... | Open Subtitles | "إلى اليمين, يقول "العراق" و "تركيا |
- Irak ve Afganistan arasında kendi milli istihbaratımız yetersiz kalıyor. | Open Subtitles | "نعم ، بين "العراق" و"أفغانستان بلادنا و معطيات خدماتنا الخاصة ...امتدت حتى |
30 yaşında,Virginia'da yaşıyor, Irak ve Afganistan'da görev yapmış, ve de Dillion Oyuncakçılıkta çalışmış. | Open Subtitles | (عمرهُ 30 سنة, يعيش في (فيرجينيا (و خدم في (العراق) و (أفغانستان (و عمل في ألعاب (دليو |
Irak ve Afganistan'daki sivil nüfusun yoğunluğundan bahsetmek istiyorum | Open Subtitles | أنا أتحدث عن الفظائع ادعاءات الأعمال الوحشية التى يرتكبها بوينت كورب والمتعاقدين الفرعيين لها ضد السكان والمدنيين فى العراق وافغانستان |