Emin, bir süre sonra bu olayın olduğundan bile şüphe etmeye başladı. | Open Subtitles | و سرعان ما بدأ أمين يشك أن كل ذلك لم يحدث مطلقا |
Yine de, kısa zaman sonra kullandığı tıbbi yöntemlerden şüphe etmeye başladı. | Open Subtitles | إلّا أنّه كان قد بدأ يشك بالعمليّات الطبيّة التي كان يجريها. |
D. Gibbons ortalara çıkmayınca Demetri, Mark'ın görüşlerinden şüphe etmeye başladı. | Open Subtitles | عندما بدا أن (دي غيبونز) لن يظهر، بدأ (ديميتري) يشك بأهمية دليل (مارك) |
Türümüz için olan büyük vizyonundan şüphe etmeye başlayanlar var. | Open Subtitles | بعضنا بدا يتملكه الشك في رؤيتك العظيمة لنوعنا |
Sanırım kendinden şüphe etmeye başladı. Neden etmesin ki? | Open Subtitles | بوسعي ملاحظة بدأه الشك في نفسه |
İşte böyle oluyor. Bir şeylerden şüphe etmeye başlıyorsun. | Open Subtitles | هذا ما تفعلينه أنت حين تبدئين بالتشكيك بالأمور |
Morgan, yatırımının hikmetinden şüphe etmeye başlamıştı. | Open Subtitles | بدأ (مورجان) يشك في حكمه قرار استثماره |
O kadar üzgündüm ki, kendimden şüphe etmeye başladım. | Open Subtitles | لقد كنت غاضبة جداً و بدأت الشك في نفسي |
Ama sonra fotoğraf online görünüyor ve kendisinden şüphe etmeye başlıyor ve kendisini Ostroff'a kaydettiriyor... ..ki bu da bizi şu ana getiriyor. | Open Subtitles | ولكن تنتشر صورتها على الإنترنت "وتبدأ بالتشكيك بنفسها ، وتسجل دخولها لمركز "أوستروف |