Eğer bu sürtükle çıktığını hatırlamıyorsa, Şanslı adammış. | Open Subtitles | إذا لم يكن لهذا الشخص ذكريات مواعدة هذه العاهرة فهو رجل محظوظ |
- Şanslı adammış. | Open Subtitles | رجل محظوظ حتى كلّ الذي عانوا من مصيرها |
Şanslı adammış. Eminim Pekiyi almışsındır. | Open Subtitles | رجل محظوظ أنا واثق أنك حصلت على إمتياز |
Nişanlın çok Şanslı adammış. Vegas'ı seviyorum! | Open Subtitles | حسنا,إن خطيبك رجل محظوظ أحب فيجاس |
Sevgilin. Şanslı adammış. | Open Subtitles | حميم , رجل محظوظ |
- Kocan Şanslı adammış. | Open Subtitles | كان زوجك رجل محظوظ |
Şanslı adammış. | Open Subtitles | رجل محظوظ - نعم - |
O zaman Şanslı adammış. | Open Subtitles | حسنًا... إنه رجل محظوظ |
- Steve Şanslı adammış. | Open Subtitles | ستيف) رجل محظوظ جداً) |
- Hadi ya? Şanslı adammış. | Open Subtitles | -نعم، رجل محظوظ . |
Şanslı adammış. | Open Subtitles | رجل محظوظ |
Şanslı adammış. | Open Subtitles | إنه رجل محظوظ. |
Ortağınız Şanslı adammış. | Open Subtitles | شريك رجل محظوظ |