Büyük hasat zamanı burada olduğumuz için çok şanslı olduğumuzu söyledim. | Open Subtitles | بأننا محظوظين جدا لتوجدنا اليوم هنا في يوم الحصاد الكبير |
Bomba patlamadığı için şanslı olduğumuzu söyle. | Open Subtitles | أخبرني بأننا محظوظين للغاية ولم تنفجر هذه القنبلة |
Bu işi konuşmamız için birkaç dakika ayırırsanız bizimle olduğu için şanslı olduğumuzu anlarsınız. | Open Subtitles | إعطينا بضعة دقائق و سَتُدركُين ـ ـ ـ ـ ـ ـ كَمْ نحن محظوظون أنْ حصلنا عليه للعَملَ مَعنا |
Bize bu tatil döneminde ne kadar şanslı olduğumuzu unutturma. | Open Subtitles | و نرجو ان ترعانا خلال موسم الاعياد هذا لكي لا ننسى ابدا كم نحن محظوظون |
Bu gece bizim ne kadar şanslı olduğumuzu görmemi sağladı. | Open Subtitles | أتعلم, الليلة جعلتني أفكر حقاً إلى أي مدى نحن محظوظين |
Ne kadar şanslı olduğumuzu bilemezsin, Isabelle. | Open Subtitles | ليس لديكِ فكرة كم نحن محظوظين يا ايزابيلا |
Ne kadar şanslı olduğumuzu düşünürdüm. | Open Subtitles | ...وفكرت كم نحن محظوظان ؟ |
Peki o zaman. Kable, şanslı olduğumuzu, bizi hedef aldıklarını söyledi. | Open Subtitles | حسناً إذاً, قال (كيبل) بأننا كنّا محظوظين وبأنّهم سيسعون خلفنا, عمّاذا كل ذلك؟ |
Yapabileceğim şey, Elizabeth'in hayatımıza girmiş olmasından dolayı ne kadar şanslı olduğumuzu hatırlatmaktır. | Open Subtitles | ما يُمكنني فعله هو تذكيركم بكم كُنا محظوظين لنحظى بـ (إليزابيث) في حياتنا |
Bir şey alabileceğimiz için şanslı olduğumuzu düşündüm. | Open Subtitles | -خلتُ بأننا محظوظين بالخروج بأي شيء -قهوة مجانية؟ |
O kadar şanslı olduğumuzu düşünüyor musun? | Open Subtitles | أتعتقد بأننا محظوظين إلى هذا الحد؟ |
Çok şanslı olduğumuzu anladım. | Open Subtitles | هذا يجعلنا ندرك كم نحن محظوظون |
Ve birbirimize sahip olduğumuz için ne kadar şanslı olduğumuzu. | Open Subtitles | وكم نحن محظوظون بوجدنا لبعضنا البعض |
Evde de sizin olmanızdan dolayı ne kadar şanslı olduğumuzu anladık. | Open Subtitles | وقد أدركنا كم نحن محظوظين لانكم معنا في المنزل |
Bazen kim kime destek oluyor anlayamıyorum... ama ikisini bir arada gördüğümde, bizim ne kadar şanslı olduğumuzu düşünmek oluyor... ve bizim sahip olduğumuza sahip olmak için feda edebilecekleri. | Open Subtitles | احياناً ، اتسائل من الذي اعاده هنا؟ و لكن في كل مره أراهم مع بعضهم الشئ الوحيد الذي افكر فيه .. كم نحن محظوظين |
Ne kadar şanslı olduğumuzu. | Open Subtitles | -كم نحن محظوظان . |
Peki o zaman. Kable, şanslı olduğumuzu, bizi hedef aldıklarını söyledi. Ne demek istiyor? | Open Subtitles | حسناً إذاً, قال (كيبل) بأننا كنّا محظوظين وبأنّهم سيسعون خلفنا, عمّاذا كل ذلك؟ |
Ben sadece şanslı olduğumuzu sanıyordum. | Open Subtitles | -ظننتُ أننا كُنا محظوظين . |