Ondan önce bir şişe şarap içtik ve bana senin sevdiğin kurabiyeleri yapmayı öğretti. | Open Subtitles | ليس قبل أن نضع قارورة من النبيذ و تعلمني كيف أخبز بسكويتك المفضل |
Bize uğradı bir şişe şarap içtik seni bulabilirsek eğer olma ihtimali çok yüksek. | Open Subtitles | لقد جائت لزيارتي و فتحنا زجاجة من النبيذ وأنه قد يحدث فعلا إذا استطعنا العثور عليك |
Yatmadık biraz şarap içtik ve öpüştük. | Open Subtitles | لقد شربنا بعض من النبيذ وحسب وقبّلنا بعض. لقد قبّلنا بعض. |
şarap içtik ve şarkı söyledik... ve biraz daha içtik... ve tek kelimeyle harikaydı. | Open Subtitles | شربنا النبيذ وغنّينا.. ومن ثم شربنا المزيد.. وكان يوماً رائعاً. |
şarap içtik ve daha yakışıklı olmuşsun. | Open Subtitles | لقد شربنا النبيذ... وبطريقة ما أصبحت تبدو أفضل وهو أمر مزعج للغاية |
Birlikte çok şarap içtik. | Open Subtitles | أنا و أياك شربنا الكثير من النبيذ. |
- Sadece su. Anlaştık. Zaten yeteri kadar şarap içtik değil mi? | Open Subtitles | -ماء لقد شربنا بالفعل ستة اونص من النبيذ |
Akşam yemeğiyle şarap içtik, sonra Phil ile viski içtin. | Open Subtitles | لقد شربنا النبيذ مع العشاء، وبعدها شربت الويسكي مع (فيل). |