Ve, ah, evet, bir şey dediğini hatırlıyorum o anda çok tuhaf hissettiğim için beni sarsan bir şey. | Open Subtitles | ... أتذكر أيضاً أنها قالت شئ صدمنى فى ذلك الوقت |
Ve, ah, evet, bir şey dediğini hatırlıyorum o anda çok tuhaf hissettiğim için beni sarsan bir şey. | Open Subtitles | ... أتذكر أيضاً أنها قالت شئ صدمنى فى ذلك الوقت |
Hiçbir şey mi? Bir şey dediğini duydum. Kendi kendine konuşmuyordun ya? | Open Subtitles | لاشئ ، لقد سمعتك تقول شيئا ، اكنت تكلم نفسك ؟ |
O yüzden böyle otur, çöreğinin tadını çıkart ve Carly'e "lütfen" ya da "teşekkür ederim"den başka bir şey dediğini duyarsam, seni erkekler tuvaletine götürür ve ağzını sabunla yıkarım. | Open Subtitles | لذا فأنت ستجلس وتستمتع بكعكتك وإذا سمعتك تقول أى شيئ " غير " من فضلك " أو " شكراً لكِ " إلى " كارلي |
Bir şey kaçırmış olmalıyım. Sanırım şey dediğini... | Open Subtitles | لابد أنني جننت لأني سمعتك تقول.. |
Sanırım bir şey dediğini duydum. | Open Subtitles | ظننت بأني سمعتك تقول شيئاً |
Sana yemin ederim ki senin şey dediğini zannettim... | Open Subtitles | ...أقسم أنني سمعتك تقول |