| Tüm klan sakin olursa, onları ellerine geçirirler. Hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | بما أن العشيرة في جانبهم لا يمكننا فعل شيء |
| Yoksa hiçbir şey yapamayız ve de Evan'la konuşmanın da bir yolunu bulmalıyım. | Open Subtitles | عدا ذلك لن يمكننا فعل شيء ولن نكتشف طريقة للتحدث مع، إيفان |
| Bu gece hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا شيء نستطيع فعله الليلة. سننام هنا لكن في الصباح الباكر |
| Şarkıcı içinse bir şey yapamayız. | Open Subtitles | ,لكن بالنسبه للمغنيه لا يمكننا أن نفعل شيء |
| Hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا يُمكننا فعل شيء. |
| Ama arabadan inmezseniz hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | ولكن لا يمكننا أن نفعل أي شيء إلى أن تخرج من السيارة |
| İşin özü, bu şiddet değil, seks ve hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | هذه علاقة جنسية وليست سوء معاملة لايمكننا فعل شيء . |
| Onun için bir şey yapamayız. Umarım hayattadır. | Open Subtitles | لا نستطيع فعل شىء له الان، لنأمل انه على قيد الحياه |
| Onun için bir şey yapamayız. O bunu biliyor. | Open Subtitles | نحن لا نستطيع أن نفعل له شيئا، هـو يعـرف ذلك |
| Ailelerimizi korumak için yapılacak çok şey var ama buradan hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | هناك أشياء محدودة بوسعنا فعلها لحماية ابنتينا ولا يوجد شيء يمكننا فعله من هنا |
| Hukuki yardım sağlayabiliriz ama resmi bir dava dilekçesi olmadığı sürece hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | يمكننا تقديم المشورة ، لكن بدون شكوى رسمية لا يمكننا فعل شيء |
| Bütçe kesintileri hakkında bir şey yapamayız, | Open Subtitles | لا يمكننا فعل شيء حيال الميزانية الحكومية |
| - Anlıyorum. Ama sen asit bulutunu devre dışı bırakana kadar bir şey yapamayız. | Open Subtitles | أنا أسمعكَ و لكن لا يمكننا فعل شيء حتى تعطّل الضباب الحامضي |
| Kaybettiğimiz suçlu oyları için bir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا فعل شيء بشأن الأشخاص الذين يصوتون بـ غير مذنب، فقد خسرناهم. |
| Yani bir insan "yapacağım" yerine "istiyorum" yazarsa bir şey yapamayız. | Open Subtitles | اذا لا يمكننا فعل شيء عندما يكتب شخص ما أريد بدلاً من : سوف أقوم |
| Dinle, onlar için bir şey yapamayız. | Open Subtitles | إسمعوا، لا يمكننا فعل شيء تجاههم |
| El-Kaide gibi fabrikalarına ve araçlarına saldırmaktan başka bir şey yapamayız. | Open Subtitles | نجعل القاعدة يأتون إلى هنا بدباباتهم لا يوجد شيء نستطيع فعله لمنع هذا |
| Kanıt olmadan hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا يوجد شيء نستطيع فعله بدون إثبات |
| - Bilmiyorum anne, ama haber çıkmasını beklemekten başka bir şey yapamayız. | Open Subtitles | -لا أعرف يا أمّي لكن ما من شيء نستطيع فعله إلّا انتظار المزيد من المعلومات |
| Şu an kendimizi ya da insanlığı kurtaracak hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع ان نفعل شيء لحماية انفسنا او الجنس البشري |
| FBI'a neler anlattığını ondan öğrenebiliriz. O zamana kadar bir şey yapamayız. | Open Subtitles | نحتاج للاكتشاف منها بما أخبر وكالة المباحث الفيدرالية وحتى ذلك الحين، لا نفعل شيء |
| - Hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا يُمكننا فعل شيء |
| Çevresindekileri bilmeden önce Sharon için hiçbir şey yapamayız ve çevresindekiler de o listeyle birlikte başlıyor. | Open Subtitles | لا يمكن أن نفعل أي شيء لشارون حتى تتضح الصورة والصورة تبدأ من تلك القائمة |
| Onların toprakları artık. Hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | هذه منطقتهم، لايمكننا فعل شيء بشأن ذلك. |
| Bay Bolden olmadan hiç bir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا فعل شىء بدون السيد بولدن |
| Kimliğimizi açığa çıkaracak hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نفعل أيّ شيء من شأنه أن يفضح غطائنا |
| Sabaha kadar bir şey yapamayız. | Open Subtitles | ليس هناك شيء يمكننا فعله حتى الصباح. |