| Bir şekilde kazanırlarsa da onlar bizi kurtarmış olurken biz hiçbir şey yapmamış olacağız. | Open Subtitles | أما إذا فازوا، فإنّهم بشكل غير مباشر سيكونون قد أنقذونا بدون أن نحرّك ساكنًا. |
| Bir şekilde kazanırlarsa da onlar bizi kurtarmış olurken biz hiçbir şey yapmamış olacağız. | Open Subtitles | أما إذا فازوا، فإنّهم بشكل غير مباشر سيكونون قد أنقذونا بدون أن نحرّك ساكنًا. |
| Dışarıda yasadışı bir şey yapmamış birini göster bana. | Open Subtitles | أشيري لي على شخص واحد هنا لم يفعل شيء غير قانوني |
| Kutsal toprağımızı kirletmekten başka bir şey yapmamış. | Open Subtitles | هو لم يفعل شيء سوى تدنيس أرضنا المقدسة |
| - Ben de çağırdı demedim zaten. - Hiçbir şey yapmamış. | Open Subtitles | لم اقل ابدا انه فعل - لم يفعل شيء - |