ويكيبيديا

    "şeyi değiştirmez" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يغير شيء
        
    • يغير شيئاً
        
    • يغير شيئا
        
    • يغيّر شيئاً
        
    • فارق
        
    • يغير شيئًا
        
    • فرقا
        
    • تغير شيئاً
        
    • يغير شئ
        
    • يغيير شيء
        
    • يشكل فرقاً
        
    • يشكل فرقًا
        
    • يُغيّر شيئاً
        
    • يُغيّرُ أيّ
        
    • يغير ما
        
    Bu hiçbir şeyi değiştirmez. Senden hâlâ hoşlandığı belli. Open Subtitles هذا لا يغير شيء من الواضح أنه لا زال معجب بك
    Beni burada tutmak bir şeyi değiştirmez. Yalnızca kaçınılmazı geciktirir. Open Subtitles حجزي هنا لن يغير شيء إنه فقط يؤخر المحتوم
    - Sonradan içeri sıvıştım. Durumu gördüm. Bu hiçbir şeyi değiştirmez. Open Subtitles لقد تسللت لاحقاً ورأيت كيف يكون الوضع وهذا لن يغير شيئاً
    Hayır. Bir, iki insanı öldürmek hiçbir şeyi değiştirmez. Open Subtitles لا, قتل واحد او اثنان من البشر لن يغير شيئا
    Bu hiçbir şeyi değiştirmez. Hâlâ bir eziksin. Sen her zaman bir ezik olacaksın. Open Subtitles هذا لا يغيّر شيئاً, لا تزال فاشلاً ستظلُ فاشلاً دوماً.
    Sokak köşelerinde böyle dikilip insanlardan imza dilenmek bir şeyi değiştirmez, değil mi? Open Subtitles أنتِ تعلمين أن الوقوف في زاوية الشارع وطلب الناس تواقيعهم لن يحدث أي فارق , صحيح؟
    İkincisi, bu durum hiçbir şeyi değiştirmez. Başkan durumumuzun bilincinde. Open Subtitles وثانيًا، هذا لا يغير شيئًا فالرئيسة عليمة بموقفنا
    Çünkü bu hiçbir şeyi değiştirmez ve şuanda ilgilenmesi gereken çok şey var. Open Subtitles لن يحدث فرقا وكما انها مشغوله ببعض الاشياء
    Hiç bir şeyi değiştirmez.O yüzden konuşmayı bırak ve yapman gerekeni yap. Open Subtitles لن يغير شيء لذا توقف عن الكلام حالا و افعل ما عليك فعله
    Bu hiçbir şeyi değiştirmez Richard. Hala bu sabah ayrılıyorum. Open Subtitles هذا لا يغير شيء يا (ريتشارد) مازلت سأغادر في الصباح
    Haklı olsan bile, bu hiçbir şeyi değiştirmez. Open Subtitles حتى وان كنتِ على حق هذا لا يغير شيء
    Bu hiçbir şeyi değiştirmez, polisler gelmek üzere. Open Subtitles ،ذلك لن يغير شيئاً الشرطة في طريقهم إلى هنا
    Bu bir şeyi değiştirmez. Başçavuş Casey, dışarıda ziyaretçiniz var. Open Subtitles هذا لا يغير شيئاً أيها الملاوم كايسي , هناك أحد في الخارج يطلبك
    Bu hiçbir şeyi değiştirmez. Open Subtitles هذا لن يغير شيئاً سأذهب إلى المخبأ
    Özür dilerim ama bu bir şeyi değiştirmez. Open Subtitles .حسنا. أنظر، أنا آسف لكن هذا لا يغير شيئا
    Kurbanlarınızı soymak için para almanız hiçbir şeyi değiştirmez. Open Subtitles أن يدفع المال لك لتتربصي بضحاياك لا يغير شيئا
    Bu bir şeyi değiştirmez, değiştirir sanıyorlar... ipin ucundan kurtulduklarını sanıyorlar ama kurtulmadılar. Open Subtitles هذا لا يغيّر شيئاً قد يظنّون ذلك وأنهم نجوا بفعلتهم ولكن لا صحيح يا "راي"؟
    Artık görünürde hiçbir kara parçası yoktu. "Bu bir şeyi değiştirmez." diye düşündü. Open Subtitles لم تكن هناك أرض تظهر الآن على مدى البصر " " هذا لن يحدث أى فارق " ..
    Derin yeraltına hapsolmuştur, bu anlamı paylaşacak kimsesi yoktur ve bu onun durumuyla ilgili hiçbir şeyi değiştirmez ama o bunu umursamaz: O tek bir anda, yaşamış herkesin bütün tecrübelerini tecrübe etmiştir. TED حيث كان مسجونًا عميقًا تحت الأرض، ولم يجد أحدًا ليشاركه المعنى الذي توصل إليه، وهذا لم يغير شيئًا من ظروفه، لكنه لم يبالِ: في تلك اللحظة الوحيدة، خبر تجارب كل شخص تواجد قبله على الأرض.
    - Bu bir şeyi değiştirmez. Open Subtitles هذا لا يشكل فرقا
    Hastanın yanlış şeyler yapmış olması bir şeyi değiştirmez. Open Subtitles فكرة قيام المريض بأشياء سيئة لا تغير شيئاً
    Bu bir şeyi değiştirmez. Hâlâ onun doktoruyum. Open Subtitles هذا لا يغير شئ أنا مازلت طبيبتها
    Burada oturup iki Alman orospuyla evcilik oynamak hiçbir şeyi değiştirmez. Open Subtitles جالس هنا تلعب مع عاهرتين المانياتان -ذلك لن يغيير شيء.
    Hem bir iki gün daha kalmak bir şeyi değiştirmez. Open Subtitles بالإضافة، أن البقاء هنا ليوم أو .يومين لن يشكل فرقاً
    Kendisi için mücadele etmeyi istememeye karar vermesi bir şeyi değiştirmez. Open Subtitles هذا لن يشكل فرقًا لو قرر أنه لا يريد النضال لنفسه.
    Beni öldürmek bir şeyi değiştirmez, Phango. Open Subtitles (قتلي لن يُغيّر شيئاً يا (فانغو
    Ama bu hiçbir şeyi değiştirmez, değil mi? Tom, yeter. Open Subtitles لَكنَّه لا يُغيّرُ أيّ شئَ، أليس كذلك ؟
    Tekrar tekrar söylemen bir şeyi değiştirmez. Open Subtitles قول هذا مراراً وتكراراً لن يغير ما حدث

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد