O şeye birkaç dakikalığına dokunduğumda her şeyin mümkün olduğunu hissettim. | Open Subtitles | عندما لامست هذا الشئ لدقائق قليلة. شعرت وكأن كل شئ ممكن. |
Her şeyin mümkün olduğuna inanıyorum ve birkaç dakika içinde sen de inanabilirsin. | Open Subtitles | حسنا, اؤمن بأن كل شئ ممكن, و فى بضع دقائق , من الممكن ان تؤمن بذلك. |
Sokakta yürürken sırt roketiyle üzerimde uçan bir çocuk görseydim her şeyin mümkün olduğuna inanırdım. | Open Subtitles | أن كنت أسير بالشارع ورأيتُ طفلاً بحزمة نفاثةٍ يمر من فوقى سأومن بأن كل شئ ممكن. |
Burası Efsane Diyarı... gençliğin gözleriyle görüldüğünde her şeyin mümkün olduğu bir yer. | Open Subtitles | فى أرض الأساطير هنا كل شىء ممكن منذ قديم الزمان |
Havanın huzur verici ve her şeyin mümkün olduğu yükseklerde bir dünyaydı. | Open Subtitles | عالم يرتفع عاليًا في السماء حيث أن كل شيءٍ ممكن |
İlk başta aşk sarhoşluğundan her şeyin mümkün olacağını sanırız. | Open Subtitles | عند أول إحساس بالحب نعتقد أن كلَ شيئ ممكن |
O arabayı aldım çünkü onun gibi olmanın nasıl bir his olduğunu her şeyin mümkün olduğunu bilmenin nasıl bir his olduğunu öğrenmek istiyordum. | Open Subtitles | وقد اشتريت السيارة لأني أردت أن أعلم كيف هو الشعور ان أكون هي لأعلم أن أي شيء ممكناً |
Beynin her şeyin mümkün olduğunu büyülü, başka bir boyutta işliyor. | Open Subtitles | عقلكِ يوجد في تلك الأبعاد السحرية الأخرى أين أي شيء ممكن. |
Her şeyin mümkün olduğuna inanırım. | Open Subtitles | اعتقد ان اي شئ ممكن |
Her şeyin mümkün olduğunu sen söyledin. | Open Subtitles | انت قلتي ان كل شئ ممكن |
Kesin olan tek şey her şeyin mümkün olduğudur. | Open Subtitles | شئ واحد مؤكد أي شئ ممكن |
"Daha önce hiç yağmamıştı, ve her şeyin mümkün olabileceğine inanmamı sağladı". | Open Subtitles | وقد جعلني أؤمن ان كل شئ ممكن |
Her şeyin mümkün olabileceğini biliyordum. | Open Subtitles | عرفت ان كل شئ ممكن |
Her şeyin mümkün olduğu bir yere. | Open Subtitles | حيث أى شئ ممكن |
ve aslında hiçbir şeyin mümkün olmadığı ortaya çıkar... ve hayal kırıklığına uğrarsın. | Open Subtitles | هناك العديد و العديد من التسويات.. حتى يصبح فى النهاية لا شىء ممكن و هذا محبط كما تعلمون |
Her şeyin mümkün olacağına inanırdık. | Open Subtitles | آمنا بأن كل شىء ممكن |
Her şeyin mümkün olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | أى شىء ممكن. |
Sayaca bakarsan her şeyin mümkün olduğunu göreceksin. | Open Subtitles | انظر إلى المؤقت وستٌدرك أنّ كلّ شيءٍ ممكن |
Her zaman dışlanmış gibi hissetmiştim ama siz bana dışlanmışlar birlikte çalıştığında her şeyin mümkün olabileceğini öğrettiniz. | Open Subtitles | لقد شعرت دائما أني دخيل لكنكم علمتموني أنه عندما يعمل الدخلاء معا فكل شيئ ممكن |
Artık her şeyin mümkün olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | والأن فأنا مؤمن بأن أى شيئ ممكن |
Sokakta yürürken sırt roketiyle üzerimde uçan bir çocuk görseydim her şeyin mümkün olduğuna inanırdım. | Open Subtitles | إذا كنت أسير في الشارع ورأيت طفل يطير فوقي بواسطة حقيبة الطيران، سأظن أن كل شيء ممكناً. |
O piramitler insan zekâsının ve her şeyin mümkün olduğunun anıtı. | TED | إنها معلمٌ تذكاري لمدى ذكاء الإنسان ولكل شيء ممكن. |
Onlara her şeyin mümkün olduğu ve her şeyi başarabilecekleri mesajını vermeliyiz. | TED | يجب أن نخبرها أن كل شيء ممكن ويمكنها القيام به. |