Yoksa ne benimle ne de şirketimle çalışmazsınız. | Open Subtitles | واذا لم ترجع الى النقود كاملة ، فلن . فلن اتعامل معك ولن تتعامل شركتي معك |
şirketimle anlaşmayı bir imzalasın, o zaman sınır tanımayacağım! | Open Subtitles | أتعلم ، عندما يوقع عقداً مع شركتي سأصبح ذا شأن |
Yeniden işe başlamak için şirketimle kontrat imzaladı. | Open Subtitles | بالنهاية وقّع عقداً مع شركتي لاعادة توزيعه. |
Ben, Leslie o etiketi almam için şirketimle anlaştı. | Open Subtitles | بين , ليزلي عينت شركتي لإحضار ذلك الملصق |
Carter için üzgünüm ama olanların benimle ya da şirketimle hiçbir ilgisi yok. | Open Subtitles | أشعر بالآسف لما حدث لـ (كارتر)، لكن... لا شيء من هذا له علاقة بي أو بشركتي. |
Her ne iş yapıyorsan sulama şirketimle bir alakası olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | مهما كان عملك لا أعتقد أنه سيتعارض مع شركتي للري |
Pazarlama şirketimle yardım sağlayacağım. | Open Subtitles | سأحدد معاد لكم يا رفاق مع شركتي الخاصة للتسويق |
Peki ya parayı iki katına çıkarıp, şirketimle şirketin arasında bir oyuna ne dersin? | Open Subtitles | ما رأيك بأن نضاعف الرهان بناء على شركتي ستبقى أكثر من شركتك؟ |
Buraya gelip şirketimle yaptığım anlaşmayı ihlal edecek kadar değer veriyorum sana. | Open Subtitles | أنا أهتم بك لدرجة قدومي إلى هنا وأخرق اتفاقي مع شركتي |
Ama ailem ya da şirketimle ilgili planlarımın önüne her kim taş koyarsa düşman olarak görürüm. | Open Subtitles | لكن أي شخص يقف عقبة في طريقي في شركتي أو عائلتي -أراه كعدوي |
İma ettiğiniz, kimyasal şirketimle onlar arasında bir bağlantı olduğu mu-- | Open Subtitles | هل تقول أن هُناك صلة ما بين شركتي للكيماويات وهؤلاء... |
Yarın yatırım şirketimle bir görüşme ayarla. | Open Subtitles | رتب اجتماع غداً مع شركتي للإستثمار. |
Ama ailem ya da şirketimle ilgili planlarımın önüne her kim taş koyarsa düşman olarak görürüm. | Open Subtitles | لكن أي شخص يقف عقبة في طريقي في شركتي أو عائلتي -أراه كعدوي |
şirketimle ben bir değilim. | Open Subtitles | حسناً ، أنا لستُ شركتي |
Kusura bakmayın Bay Wyatt bu görüşmenin şirketimle Birleşik Devletler ticaret kontenjanı hakkında olacağını zannediyordum. | Open Subtitles | (أعتذر ، سيد (وايت انا كان عندي انطباع أن هذا الاجتماع كان عن شركتي وسوق التبادل التجاري في الولايات المتحدة |
Bütün Çinli işçilerin kontratları, anlaşılmış bir bedel üzerinden benim şirketimle yapıldı Bay Bohannon | Open Subtitles | العمال الصينيون متعاقدين بالعمل مع شركتي براتب متفق عليه، يا سيد (بوهانون) |
Sheila, şirketimle uğraşıyorsun. | Open Subtitles | (شيلا), انت تعبثين بشركتي |