ويكيبيديا

    "- siyah" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سوداء
        
    • أسود
        
    • اسود
        
    - Kimlik numaram, üstten ikinci. - Siyah kravat mı? Tamam, yola çıkıyorum. Open Subtitles الثانى من أعلى هل هى رابظة عنق سوداء حسنا أنا فى طريقى إليك
    Duvarımda küçük bir resmi asılıydı. - Siyah çerçeveli. Open Subtitles كان عندي صورة صغيرة له على جداري، محاطة بحلقة سوداء
    - Siyah giymeyi düşün. - Karım gitsin. Beni al. Open Subtitles ـ فكر في ارتداء ثياب سوداء ـ دع زوجتي تذهب ، خذني أنا
    - Siyah elbise. - Adamın elinde bulduğumuz kumaş gibi. Open Subtitles فستان أسود قصير إنه نفس القماش الذي وجدناه في يده
    - Siyah doğan ama gitgide beyazlaşan İspanyol atlarının ismi gibi. Open Subtitles كما في الخيول الأسبانية الذي يولد أسود ويتحول تدريجيًا للأبيض نعم
    - Siyah, kokain bağımlısı bir bebek? Open Subtitles طفل أسود ناتج على الإدمان إنه جنون لا أرى فيه ضرراً
    - Siyah saçlı, buğday tenli. - Muhtemelen erkek, muhtemelen kırklarında. Open Subtitles شعر اسود قوقازى من المحتمل لذكر فى الاربعين من العمر
    - Siyah kedileri ve uçan süpürgeleri olanlardan değil. Open Subtitles ليست التي معها قطة سوداء وعصها الطائرة أنها ساحرة مختلفة
    - Siyah olmadığın için sevin. Open Subtitles فقط كٌن مسروراً لأنك لا ترتدي بطاقة سوداء اللون
    - Siyah giyindim, hırsızlık elbisesi. Open Subtitles أنا أرتدي ألبسة سوداء كالتي تستخدم في عمليات السطو
    - Siyah kravat, kanepeler falan. Open Subtitles ربطات عنق سوداء ومقبلات وغيره وغيره مهلا..
    - Siyah bir streç Hummer. - Esnek bir Hummer mi? Open Subtitles ـ في سيارة هامر سوداء من النوع الطويل ـ سيارة هامر طويلة؟
    - Siyah bir takım getirdim, her ihtimale karşı... Open Subtitles , أنا أحضرت بذلة سوداء احتياطي شكراً
    - Siyah kravat düşünüyordum. Open Subtitles لقد كنتُ أفكّر في ربطة عنقٍ سوداء.
    - Siyah ipek krep ve boğaza kadar düğmeli. Open Subtitles كريب أسود حريري أزرار تصل الى العنق أسود ؟
    - Bana ne var kim söyle? - Siyah saçlı bir kadın. Open Subtitles ــ أريدكِ أن تخبريني من أخذكِ ــ لا أعلم إنهّا فتاة بشعر أسود
    - Siyah iş botlarını giymiş yeşil kapüşonlu, uzun boylu adam. Open Subtitles الرجل طويل القامة في الرداء الأخضر مع أسود أحذية العمل .
    - Siyah bir adamın saçını at kuyruk yaptığını düşünüyorum. Open Subtitles بأن أجعل شعر رجلٍ أسود في ذيل الحصان خاصتي
    - Siyah, beyaz. - Açık-derili zenci. Open Subtitles أبيض و أسود أسود ذو بشرة فاتحة
    - Siyah beyaz. Open Subtitles دائما ماترون العالم أبيض أو أسود
    - Siyah olanı benim ortağım. - Her ikisi de siyah. 'Batı Yakası' rapçisinin kim olduğunu biliyorum. Open Subtitles الرجل الاسود شريكي كلاهما اسود اعرف من الذي يغني الراب للساحل الغربي
    - Siyah olduğu için bunu söylemiyorum. Sandalyede uykuya dalmış. Open Subtitles -انا لا اقول هذا بسبب انه اسود هو نائم على الكرسي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد