İlk iz 94 derece açıyla yapılmış ve ikincisi... 135 derece. | Open Subtitles | حسنا، العلامة الأولى صنعت بزاوية 94 درجة والثاني هي 135 درجة |
Asansörden 40 derece açıyla 25 metre ilerledik. | Open Subtitles | لقد مشينا 30 متر بزاوية 40 درجة من المصعد |
Yine, onlardan sakınmak amacıyla, örneğin 90 derecelik bir açıyla dönsem bile hala hatrı sayılır sayıda uçakla karşılaşmak mümkündü. | Open Subtitles | مرة أخرى نضطر للأنحراف بزاوية حوالى 90 درجه لتفادى الأصطدام بأحدهم وبالكاد نجحنا فى تفادى الأصطدام رغم عددهم الكبير |
Eğer atak, aşağı doğru bir açıyla gelmişse, o zaman keskin alet subklavyan damarını doğrudan aorttan kesmiş olur. | Open Subtitles | لو جاء الهجوم من زاوية مواجهة نحو الأسفل. فكان الطعن ليقطع شريان تحت الترقوة القادم مباشرة من الشريان الأبهر. |
Sağ üst tarafa şarap kadehini koyun, ve daha sonra bir açıyla, bunun soluna su bardağını koyun. | TED | ضع كأس النبيذ في الجزء العلوي الأيمن، وثم ضع كأس المياه في اليسار في زاوية ما. |
Uzay aracı atmosferi hangi açıyla geçecek? | TED | ما الزاوية التي سيصطدم بها المسبار مع الغلاف الجوي؟ |
Merhumu incelediğimde, öldürücü darbenin, sağ taraftan 17 derecelik bir açıyla geldiğini tespit ettim. | Open Subtitles | عندما عاينت الجثة ، كان أمرا جليا أن سبب الوفاة هو ضربة مميتة ضربة قوية من الزاوية بمقدار 17 درجة من اليمين |
Ancak belli bir açıyla cama çarptığında ışık yavaşlar ve yön değiştirir. | Open Subtitles | لكن حين تضرب زجاج بزاوية يُبطئ الضوء و يغير اتجاهه |
Sihirli mermi... 17 derecelik bir açıyla aşağı doğru yönelerek Başkanın sırtına girer. | Open Subtitles | الرصاصة السحرية تدخل من ظهر الرئيس باتجاه لأسفل بزاوية 17 درجة |
Sonra mermi 27 derece açıyla aşağı yönelerek kaburga kemiğini parçalar... ve göğsünün sağ tarafından çıkar. | Open Subtitles | الرصاصة تتجه إلى أسفل بزاوية من 27 درجة, و تحطم ضلعه وتخرج من الجانب الأيمن من صدره الجرح رقم 4 |
Banyom bitti, çıkmak üzereyim, ve sol elimle kendimi destekliyorum 45 derecelik açıyla kalkıyorum ve kayıyorum... elime gelen ilk şeyi tutmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | إنتهى حمامي وسوف أخرج فأجهز نفسي بيدي اليسرى وأقوم بزاوية 45 درجة |
Yara izi önden arkaya doğru 75 derecelik açıyla oluşmuş. | Open Subtitles | مسار الجرح كان أمامي إلى خلفي على إرتفاع علوي بزاوية 72 درجة |
Atıklar çok dik bir açıyla atmosfere giriyor. | Open Subtitles | الحطام يدخل الغلاف الجوي بزاوية حادة جدا |
Bazı denizanaları 90 derece döndürdüğünüzde simetrik olurken denizşakayığını hangi açıyla döndürürseniz döndürün simetriktir. | TED | بعض قناديل البحر متناظرة فيما يتعلق بالدوران بمقدار 90 درجة، بينما شقائق البحر متناظرة في حال قمت بتدويرها بأي زاوية. |
Kırmızı,mavi? Çocuklara söylediklerimi unutmayın. Doğru açıyla fırlatacaksınız. | Open Subtitles | لا تنسى ما أخبرت الأطفال بة لا تنسى رميها فى زاوية القائمة |
Tek bir mermi, oldukça dik bir açıyla, tesisat yolunda güneş panellerinin hemen sağından ateşlenmiş. | Open Subtitles | رصاصة وحيدة تم إطلاقها من بمسار من زاوية حادة, لتخترق هدفها تماماً بالمنطقة العصبيّة بالمعدة. |
Gemiyi bulabildiğimiz en derin kratere, yörüngesine doğru açıyla uçuracağız. | Open Subtitles | سنطير بالسفينة الى أعمق حفرة يمكن أن نجد زاوية قائمة لذلك المسار |
Yanı çekiç belli bir açıyla çarpmış. | Open Subtitles | مما يعني بأن المطرقة قد تون جائت من زاوية |
Bu da, silahı şu açıyla ağzına sokmayı kolaylaştırmıştır. | Open Subtitles | سيكون أسهل لو وضع سلاحاً في فمه بهذه الزاوية |
Bütün kuşlar uçmalıdır. Doğru kanatlar, doğru basınç, doğru açıyla. | Open Subtitles | كل الطيور يجب أن تطير بالاجنحة المناسبة و الضغظ المناسب و الزاوية المناسبة |
Onun parçalara bölündüğünü gördüm sanki atmosfere yanlış açıyla çarpan şu roketler gibi. | Open Subtitles | لقد رأيته يتحطم ... كهذه الصواريخ التي تخترق الغلاف الجوي عند الزاوية الخاطئة |
Ve çantayı bana 45 derece açıyla vermeli. | Open Subtitles | ولسَيْطَرَته بزاويةِ مِنْ 45 درجةِ، سبب الذي يَجِبُ أَنْ يَدْخلَ بدون... |