Evet. Açıklama yapmamıza izin vermeden üzerimize ateş açarak. | Open Subtitles | بفتح النار علينا بدون أن يعطونا أي فرصة للتوضيح |
Yeni pasaportum. Postlarımı açarak ne yapmaya çalışıyorsunuz? | Open Subtitles | إنه جواز سفري الجديد ماذا تفعلون بفتح البريد خاصتي؟ |
O zaman ellerinle kazan bacaklarını açarak değil. | Open Subtitles | هذا الأمر ستتوليه بزراعيك ليس بفتح ساقيك |
Ve edindiğim bilgiyi komutasını garantiye alması için yolunu açarak kullandım. | Open Subtitles | واستخدمتها لإخلاء الطريق له ليتقلد بالزعامة |
Seni kollarını açarak karşılayıp mucizevi dönüşün karşısında mutluluk gözyaşları mı döktüler? | Open Subtitles | هل رحّبوا بك بالأحضان باكين بدموع الفرح لعودتك الأعجوبيّة؟ |
Bu teorisini canlı bir ineğin kafatasını açarak doğruladı. | TED | وقد تمكن من إثبات صحة هذه النظرية من خلال فتح جمجمة بقرة حية. |
Ve cephe üst katının penceresini yarım açarak temasa geçerdi. | Open Subtitles | و هو يشير للإتصال, بفتح النافذة العلوية الأمامية للنصف |
O geceki akşam yemeğinde, yeni satışını kutlamak için bir şişe şarap açarak, eşinizi içki içmeye teşvik etmediniz mi? | Open Subtitles | تلك الليلة في العشاء ، ألم تقم بفتح زجاجة نبيذ وحتى شجعت زوجتك لتشرب كأساً لتحتفل ببيعها الجديد ؟ |
Bagajı açarak başlayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنكِ البدء بفتح صندوق السيارة, أتوافقين ؟ |
Eğer ileri konjestif kalp yetmezliğiniz vardı ise, kol damarlarınızdan birini açarak yarım litre kan alıp, size yüksükotundan yapılmış kaba bir karışım verip, sonra da çadırda oksijen verirlerdi. | TED | إذا كان لديك فشل احتقاني حاد في القلب ، من الممكن أن ينزف نصف لتر من الدم منك بفتح وريد في الذراع، مما يتيح لك إعداد أوراق خام ديجيتاليس ومن ثم يعطيك الأكسجين بخيمة. |
O pencereyi açarak mutlu bir evliliğe pencere açmış oluyorsun. Bu çok iyi bir şey! | Open Subtitles | "ماريس " بفتح هذه النافذة أنت تفتحين منفذاً لزواج طويل وسعيد هذا جيد |
Kapıları açarak büyük bir tehlikeye atıIıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتِ تخاطرين بسحر رهيب بفتح البوابة |
Bu davayı açarak ne yaptığını sanıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن نفسك فاعلا بفتح هذه القضية؟ |
Silindiri açarak doldurabilirsiniz. | Open Subtitles | وتعبئته بفتح المشط هنا |
Ateş açarak. | Open Subtitles | بفتح النار عليهم |
Bunu kanıtlayabiliriz. Kapıyı açarak... | Open Subtitles | نستطيع إثبات ذلك بفتح الباب |
Ve edindiğim bilgiyi komutasını garantiye alması için yolunu açarak kullandım. | Open Subtitles | واستخدمتها لإخلاء الطريق له ليتقلد بالزعامة |
Çünkü seni ve küçük kız arkadaşını katlettikten sonra bile, sizinkiler beni kollarını açarak karşılayacaklardır. | Open Subtitles | لأنه حتى بعد سلخك أنت و صديقتك... سيرحب بى رجالك بالأحضان... ... |
Her gün gerçekleşen bir olay için gözlerini dört açarak. | Open Subtitles | من خلال فتح عينيك على ما تعتبره بديهياً دائماً |